Kendini gizler insan, girdabında kaybolur ve hazzında eriyip gider hayallerinin. Arayışlar meltemlerden musonlara döner, rüzgârlar hızlanır, insan kendinden geçer, özgürce, masumca, cömertçe ve sınırsız, kuralsız. Zaman içinde aşkı ararlar sevda sandıkları içinde, sona değin sürer bu çabalama, kontrolden çıkar insan, azıtır, dağıtır, ağlar, sızlar, zırvalar. Oyalanır dururlar aşk gölgesinde, kendisinin olmayanı kabullenir insan, sahiplenir ama ömür boyu hasret ve özlem dağlarını aşar durur. Aydınlığın içinde ay ister, karanlık içinde güneş, gölgelerde gezer, yağmurları sever, gözleri ona yol gösterir yaşlarla. Bağımlıdır aşkın getirdiklerine sevdaya dair hayaller kurar tüm umutlarını göğe savurur ve altında bekler yalnızlıkla. Ruhunda isyanların suları sel olur yıkar hayalleri, olmaya çalışmak istese de yıkılır gider mevsimler, kurur çınarlar, durur akan sular, sarmaşıklara dolanır hayaller ve yalnızlıkla sarınıp gider uykusuz sabahlara. Serabına yaşasam da aşkların en güzelini, gelinlik giydirmesem de sevdama, bırakın hüzünleri içeyim, nefes aldığım iklimimde olmasa da yar.
27.08.2008 Yalova
________________________________________
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum
