Hasretin den harap düşecekmiş bedenim,
düşsün!
Yokluğun dan bitap düşecekmiş düşüncelerim,
düşsün!
Hapsolacakmışım odalara
duvarlar üstüme üstüme gelecekmiş,
gelsin !
Sokaklar, caddeler dar geliyormuş,
dünyanın çatısı üzerime çöküyormuş,
çöksün!
Unutma ki; Kapımı değil gönlümü çaldığın gün
düştün kalp atışlarıma.
Zamanın akıp gitmesi umurum da değil artık.
Yaşım elli biliyorum sen geldin ya
bil ki yılları geri sarıyorum.
Kırk dokuz, kırk sekiz, kırk yedi...
seninle her gün gençleşiyorum.
Sen gelince anladım yıllar ne de çabuk geçmiş.
YARİM...Yarım kalmış ya her şeyim.
Aşkta, arkadaşlıkta yormuş,
kimin elinden tuttuysam bir parçamı alıp gitmiş.
Her sokakta, her cadde de, her köşe başında
aranıyor afişlerim asılmış.
Faili meçhul kaybolmuş bu yorgun bedenim.
Senden sonra gördü ya gözlerim.
Yıllardır iyi niyetlerimin esiriymişim.
Bilemedim Allah'ım bilemedim...
Hepsinin elinde bir hançer;
yüzüme gülerken utanmadan
sırtıma sırtıma vurmuşlar.
Ah benim can evim,
ah benim ela gözlü sevdiğim.
Yokluğunu cezam olarak kesme olur mu?
Sensiz geçecek bir an için
özleminden müebbet yer yüreğim.
Özgürlüğüm; içime sıcacık akan gülüşün de,
o masum bakışların da gizlidir
benim kuralsız sevdiğim.
Oysa; abartılı bir yalanmış koskoca dünya.
İki kere iki dört edermiş
gerçekliğinden şüphe edilmeyecek
bir kavram denilmiş.
Hadi be oradan pisagorcular!
Hadi be oradan matematik dehaları.
Formüllerinizin canı cehenneme!
Siz nereden bileceksiniz
yaşamın, mutluluğun sırrı ne?
İşte ben söylüyorum
yazın bir kenara lazım eder.
İki kere iki de biz eder!
Alın size formül! Koy gülüşünü ey matematikçi!
Topla merhameti ile eşittir biz !
Çarp bizi yüreğimizle
ey mühendis, mimar, müteahhit!
çıkan sonuca bak; AŞK!
Anla artık bu işin teorisi o! Yaşamak o !
Bilinmeyeni mi arıyorsun?
Bilinmeyeni bilmek o!
Uykularım, o yok diye kaçarmış.
Boş odalarım da duvarlar
o yok diye üzerime üzerime gelirmiş.
Şimdi sabahlara kadar;
yüzüme çarpan nefeslerin de
tedavi oluyorum.
O var diye zamanı geri sarıyorum.
Kırk altı, kırk beş, kırk dört...
Benim gençlik iksirim o!
Artık bu alem de onun gözleri evim,
onun gülüşleri mutluluğum,
onun sıcacık elleri ise huzurumdur benim.
Bana şifamı olmaya geldin?
benim yaralı ceylanım .
Gerek yok ki ilaca, merheme.
Bir gülsen yeter bana,
ben gülüşlerine uzanır dinlenirim.
Yaşamadık mı ? Acılar, hüzünler, kaoslar.
Darılsak;… bitecekti bak,
ama sarıldık ya cennet oldu seninle günlerim.
Elli yıllık hasretimi, özlemimi
sorgusuz bıraktım verdiğin huzur ve güvene.
Hayat nasılda güzelmiş seninle.
Varlığının şavkı değdi,
kör bakan gözlerime sevdiğim.
Hadi söyle? Ben seni bana verene
nasıl şükretmeyim.
Dönüşü yok artık biliyorsun bu sevdanın.
Hadi; bir sigara da bana yak sevdiğim.
Dudakların değsin filtrenin her bir yanına.
Huşu içinde çekeyim; belki ilk, belki de...
Son bir nefes daha.
Bilirsin; her şey başladığı yerde bitermiş.
Ben dudaklarında başladım yaşamaya,
izin ver orada öleyim.
Kayıt Tarihi : 17.2.2023 16:29:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!