Cumanın sabahını beklerken perşembe Gecesi
Ísyanlarım saldım minarelerden arşu âlâya
Bir feryaad selâsı oldum ezan öncesi
Sabahları okunan saba makamında
Kaç defe ruhumu satmayı denedim
Aadem ile havvayı aldatan Şeytan'a
Kararsız kaldım günahsız sokalarda yürürken
Şehrin saat kulesinde asılı kaldı gözlerim
Gönlüm yelkovan oldu akrep sevdalarda
Cumanın sabahını beklerken perşembe gecesinde
Başı boş köpeklere yoldaş oldum kaldırımlarda
Sırtımda yılların kahır torbaları ayaklarım yorgun
Tan yeri ağarırken ufukta kızıl kave rengi
Ağaçlarda kuşların sevda şarkıları başladı
Sayamadım kaç perşembe Cumaya vardı
Sensiz ve umutsuz uyandım Yoksul sabahlara
Sana olan özlemim kara basan oldu uykularıma
Bedenimin her zerresinde sesin nefesin
bu güneşe küskün ülkenin, sisli sabahlarında
Her Cuma günü duası oldun yorgun gönlümün
Bilmiyorum neredesin,nerelerde olsanda biliyorum
Perşmbeyi cumaya bağlayan sabahlarda bendesin
Hasretin yanar dagları ateşten gömlek
Ağlama sevdalım benim pınarlarım kurudu
Göz yaşlarımız bu ateşi söndüremez
Pişmanlıklar dünü bu güne getirmez
En acı sondur hasretlerde yok olmak
Rahmet bekleyen taşlarda bir fatiha okunur
Perşembeden Cuma sabahına ikimizin Ruhuna
Kayıt Tarihi : 7.11.2013 00:00:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!