Bedenime düşen yorgunluğu unutmak istercesine uzandım yatağa.
Rüzgârlıydı hava. İlahi bir ninni sarmaladı bedenimi. Hiçbir şey hissetmeden, hatırlamadan uyumak istedim. Alın terimden son bir yudum alıp, zor olmadı hülyalara dalmam.
Bırakmadın beni, gitmedin bedenimden. En hissizliğe terk ettiğimde kendimi çıkageldin geceme.
Saatler sürdü gülümsemen. Konuşmuyordun.
Belki bana öyle geldi.
Eskileri yaşadım en karışılmadık saatlerde.
Uslansana, acım benim, dinlenip dursana artık.
Akşam gelse derdin hep; geldi bile Akşam; bak, işte:
Bütün kenti kapkara örtüsüyle sarar karanlık,
Kimine kaygı salmış, kimineyse mut getirmiş de.
Ölümlü kalabalık, dışardaki pis kalabalık
Devamını Oku
Akşam gelse derdin hep; geldi bile Akşam; bak, işte:
Bütün kenti kapkara örtüsüyle sarar karanlık,
Kimine kaygı salmış, kimineyse mut getirmiş de.
Ölümlü kalabalık, dışardaki pis kalabalık