G. Kaya’da kulaç
Yükseldik baykuşun tacına,
çatıda çatıya;
baykuşun gözünde merak,
dolunaya …
Çatı’ya çıkan, türeyen;
koridorda da,
çatlaktan sıyrıldığı o oyukta
ve ne tünel bir beşik
ne de uğruna alınamayacak bir mutluluk
vardır da
bilebilelim.
Heavy;
goth, emo ya da death
çağımızda artık.
Yürü Bianca Kastafiore, yürü Spirou.
Sen erkek misin, kadın mı.
Yürü çukurunda.
Sürüne silkine
bir yere vardı prenses
Veya ‘prensesin götürdüğü’:
Dürüstlük, verilen sözlerin tutulması,
edeğerinde
çngar da çıkartılmaması:
Ha, o nedemek ki o?
Bak, bin kere ise
yılan cennette devrede; bir sefer
midir ki o aynı,
“hoşça kal” demeye –pürüz, sansar,
Yanlış!
ynlış saltanat;
işte asıl çıngar …
~Zaman oku entropi,
durduranlar var seni!
Ve bu gerçek;
hem etiyle kanıyla, hissedilebilmiş
seneler yığını,
geçmemiş gerçek zamanın
kendi mi ne o işte hem de …
Ama buradaki yanılsaması,
yanılsama yanılsama değil ki,
burada bize hissettirdikleri
göksel huzrun
Çünkü hala zaman ilerliyor.
doğduğum gün de geçtiğini bilmezdim
küçük olduğum için
kendime bilinçlenmemişliğim aynı.
H. Varılan sanılan
Payeden özüt
ağır birkaç gram nötron yıldızı
tahta kaşıkla
önü açılan tünelde;
beyaza som parlayan bir ışık kavşağı odak
karşımızda,
sonu gelmeyen son
bu oyuktan geçip de
hala şaşırdığımız.
Şato var karşıda! ! ev-kule.
Ama bu sefer nedense donmamış
çimler ile çiçeklerin
ve içi civarınca
ormanı kapsayan ağaçların
Ne var o şatoda girip bakmalı mı.
Fırsat olurduysa olur idiyse,
olurdur da …
I.
Çıktı varlıklı bir kuş sesi ahengine
çevrede
ve katar katar,
itekleyerek ucundaki tünelin otları …
Ne kadar güzellik varsa
“merhaba” desin.
Yürüdü.
Şatonun kapısı açıktı.
Gelirken geldiği üzere ise,
başı bulutlarda
başı görünmeyen …
Salonda aynalar, dev aynalar.
Ne işleve yarar ki.
İnsanın bir kendi yüzü vardır
bir de kendisi
ki bu ‘kendisi’ atar zarları
veya atılan zarlar odur, kendisidir de
kendi yüzü ise sabahları aynada gördüğüyse
kime ne ki
farksızdır elin sıkılmışlığı ile
tek taraflı camda gördüğün çehre.
Bir kişiyi belki alakadar eder veya iki, üç,
o sıkılmış yumak boğumlar:
Gene aynı.
Ama acaba üst katlarda ne var?
Asansörü falan yok
tahıl için.
Hububat,
Cuma ile Robinson’un oynadıkları
mitsel top oyununda
kutuplarda, o adada,
Eskimoların başlattığı
-çimde değil buzda-
başak, topun içinde
ordan oraya! ...
Dönerek bıçkın
basamak-merdiven’lerin gözükmüyor
sanki sonu;
sen oğuştururken meraktan parmaklarını
elinin üzerinde.
Yukarıdan bakan var mı,
filmde bakanlar gibi?
-ama gene roman, roman-
Aşağıdan böyle…
Yukarı doğru,
neresiyse orası …
açıklama.
devamı gelirse, ilerde
Kastafiore:
tenten'in ottokar'ın asası ve kastafiore'nin mücevherleri bölümlerinde görülen opera sanatçısı bayan adı catastrophe sözünden gelir, sesi tahammül edilemezdir ilk ismi bianca'dır, la scala'da sahneye çıkmıştır, ne zaman ortaya çıksa herşey karışır,,
Spirou:
1950li yıllarda belçika ekolü karikatürün ünlü simalarından, çizgi roman kahramanı. yaratıcısı andre franquin. daha sonraları tome ve janry 'spirou ve fantasio' olarak devam ettirdiler.
soğukkanlı, mantıklı, barış yanlısı, içindeki çocuğu canlı tutan karakter. en büyük rakibi tenten'dir ve maalesef hep onun gölgesinde kalmıştır...
spirou tenten'den bin kat daha akıllıca ve ciddice yazılmı$ bir cizgi roman dizisidir ve genellikle bilimkurgu temalarını da iyi i$ler. mizah anlayı$ı daha iyidir ve tenten'i bir sure sonra okumak sıkarken spirou defalarca rahatca okunabilir.
champignac zaten mantar {champignon}dan gelmektedir... spirou'nun q'südür özetle... lakin fantasio olmasa spriou kaç kez cizlami çekerdi bunun da altini çizmek lazim tipki vito la deveine macerasinda çizilmiş oldugu gibi...
dogan kardes dergisinde maceraları yayınlanan çizgi kahraman
gaston lagaffe: andre franquin tarafindan yaratilan, onune gelen her seyı kırıp domesıyle unlu sakar cizgi roman karakteri. spirounun sevgili is arkadasi. hayvansever, saf, sakar çizgi karakter. albümlerini yayımlayan dupuis yayınevi'nde çalışır. balığı için işyerini havuza çevirir, tamir etmek istediği her aleti daha beter bozar, işyerinde uyuyup rüya görür.
ne yazık ki ülkemizde az bilinen, albümleri yayımlanmayan bir çizgi roman.
vito la deveine: vito cortizone'nin başrolde olduğu, türkçeye 'şanssız vito' diye çevrilebilecek bir spiru macerasi...
eksisozluk
G. & H. & I. 5 Haz. ‘07
Akın AkçaKayıt Tarihi : 5.6.2007 22:11:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!