Ellerim bir karabasanın yüreğinde.
Çırpındıkça ağıtlara karışıyor sesim.
Karanlığın içinden, soluk soluğa,
Aksak ritimli bir perde açılıyor.
Gözlerimin önünden geçiveriyorsun aniden.
Yalan da olsa,
Gamzelerinden gülücükler fışkırıyor.
Öteden beri yalnızlığın koynundayım.
Şarkılar çalındıkça öksüz,
Yandıkça hüzünlü,
Dinleyeni olmayan,
Soluksuz,
Kendine yamalı,
Kusursuz bir kavuruculuğun elinde,
Sessizliğe karışıyorum usul usul.
Ve suskun kalıyorum senin gibi.
Ve halâ,
Anlatamadığım kadar,
Tanıyorum seni.
Beni yalancı topraklara ektiğin günden öte,
İsimsiz anlamsızlıklarla yargıladığından öte,
Korkuyorum!
Veremediğim her karşılığın gizinde,
Kendimden usandığım kadar,
Anlıyorum seni.
“seni sessizliğe mahkum eden ben değilim.
sessizliği seçen sensin.”
Kayıt Tarihi : 10.8.2005 17:37:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Murat Kılıç 2](https://www.antoloji.com/i/siir/2005/08/10/sessizligin-3.jpg)
TÜM YORUMLAR (1)