Sesleri duymak, ışığı görmek Şiiri - Yor ...

Cevat Çeştepe
1229

ŞİİR


146

TAKİPÇİ

/deniz bu kadar uzakta mı kaldın, mavini görmesem bile sesini duymaz mıydım/

Güneş doğdu doğacak yola karşı.
İçerden bile buz tutmaya başlayan camın ardından seyrediyorum. Işıklar gökyüzünü kış mavisinden önce, bulutların arasından başlayarak düşlerimin içinde kalan son kızıl pembeye boyuyor. Asfalttan ayrılıp orman içinden dağ yoluna sapıyor
ve ilerliyorum.
Hiç ses yok çamurlu yolda tekerleklerin çıkardığı sulu hışırtıdan başka. Bütün doğa bir karşılama öncesinin heyecanını değil sessiz bir uğurlamayı bembeyaz kabullenmiş gibi. Arabadan iniyorum.
Buralarda dumanı tüten bir baca olmalıydı diyorum. Ve bu sessizlikte bir ses olmalıydı. Mesela dağların eteklerinde yol alan bir trenin sesi gelmeli kulaklarıma. Geceden kalmış olsa da sabaha yankılanırmış gibi. Söyleyemediklerimi saklamış kompartımanlarına da sana doğru yol alıyormuş gibi. Çocuk gözlerimin önünden geçip gidiyormuş gibi…

Tamamını Oku
  • Cevat Çeştepe
    Cevat Çeştepe 15.01.2013 - 20:22

    44743191 - Pasif 15.01.2013 01:02:00
    Aktif Yap | Pasif Yap | Bu Görüşü Sil


    Şiir: 1099632 - Sesleri duymak, ışığı görmek
    Yazan: Hazan Armes

    '/deniz bu kadar uzakta mı kaldın, mavini görmesem bile sesini duymaz mıydım/...'

    Bu satırınız çalışmanızın tamamen özeti gibi sanki.
    'Ben bu anı daha önce yaşadım ' deriz ya bazen içimizden,çalışmanızı okurken bunu hissettim.
    O ışıkları ,o sesleri kaybetmeden çabalamak gerekiyor galiba.Bir kere gözümüzü ,kulağımızı kapattıktan sonra,yeniden açsakta eski netliğini kazanmıyor duygular.Hep boğuk bir ses,hep puslu bir görüntü kalıyor şiirlere...
    Her zamanki gibi kalem etkileyiciydi .Okuduktan sonra bir müddet düşünmek gerekiyor.
    Saygılarımla...

    Cevap Yaz
  • Birgül Yeğin
    Birgül Yeğin 18.02.2009 - 13:29

    hep bir yolculuğa davetiye çıkarırken sesim
    içime gömdüm
    şimdilerde dizelerle besliyorum
    her adımda benden uzaklaşan
    ışığıma ulaşır belki bir gün çığlıklarım
    rotasız bir gemi gibi rüzgarı bekliyorum
    kim bilir hangi denizlerde....

    çok güzel bir anlatımdı, sevgiye ve sevgiliye dair, sesinizin ışığa kavuşması dileklerimle
    yüreğinize sağlık Cevat bey

    Cevap Yaz
  • Karçiçeği Nazar
    Karçiçeği Nazar 17.02.2009 - 01:27

    deniz bu kadar uzakta mı kaldın, mavini görmesem bile sesini duymaz mıydım/

    bu kadar uzakta yalnızlılar rıhtımında hesabı almaya gelecek olansa garson değil kader alır hesabını kesmez faturasını devam eder acılar saklanmalı anlattıklarım o trenin kompartımanına, kimsecikler duymamalılar) sakalnır kimsecikler duymaz sessiz feryatlarımızı biz bizle kalırız kader alır hesabımızı trenler karanlık tünellere gireken yalnızlğın karanlağıda üstümüze çöker tünelin sonunda bir ışık gözükür bu ışık gökyüzünde yakamoz olmalı rüzgar dalgalarında, sen deniz olmalısın/

    Cevap Yaz
  • Pınar Sergül
    Pınar Sergül 26.01.2009 - 21:45

    Gece neredeyse yarıya ulaştı. Kar ve ay beyazının işbirliğinde bir umut çığlığı, tam ortasından yırtıyor karanlığı. Yolum ışık oluyor, önümü görüyorum. Toprak yeşili nehirler çağlayarak akıyor derin vadilerde. Seslerini tam yüreğimde duyuyorum. Ulu ağaçların gövdeleri, bir uyanış öncesinde ayağını yorganından dışarı çıkarır gibi salmışlar toprağın üstüne köklerini. Baharla gelecek ilk pembe tomurcukları ve kuş seslerini bekliyorlar, yudumlayarak kar sularını. Ben ormanların içinden daha yükseklere, dağın doruğundaki çocukluğumdan bu yana sadece bana ve belki bir de sana, göz kırpmakta olan o ışığa doğru tırmanıyorum.

    /bu ışık gökyüzünde yakamoz olmalı rüzgar dalgalarında, sen deniz olmalısın/

    ses ve ışığı gören yürekleri ve kaleminizi kutluyorum..

    Cevap Yaz
  • Mehmet Şakir Karataş
    Mehmet Şakir Karataş 22.01.2009 - 18:01


    Sesleri duymak, ışığı görmek veya (haddim olmayarak söylüyorum) biraz daha yükseğe çıkıp sesleri görmek, ışığı duymak hayat bunlar içindir... Simbiyotik İlişkiler (çıkarcı, kapitalci, alış-verişci..?!) şairin uzak durduğu, -durması gerektiği- dünya(lılar)...

    saygı ve selamlarımla

    mehmet şakir karataş

    Cevap Yaz
  • İhsan Gürbüz
    İhsan Gürbüz 21.01.2009 - 09:25

    Sessiz ve ışıksız yani sevgi ve sevgilisiz kalmamanız dileğiyle...

    Cevap Yaz
  • Münire Çetin
    Münire Çetin 20.01.2009 - 18:28

    güzel bir yazı okudum...

    Cevap Yaz
  • Taner Ekekor
    Taner Ekekor 20.01.2009 - 03:23

    BANA SENİN BAKTIĞIN GİBİ BAKMALI

    İŞTE BU GERİSİ LAF-I GÜZAFDIR YAŞANAN AŞKSA. IŞIĞIN AYDINLATTIĞI YOL SEVGİLİYE ÇIKACAKTIR EMİNİM Kİ. ONUN KOKUSU,IŞIĞI,SESİ, VARLIĞI HERŞEYE DEĞER.
    HARİKA ETKİLEYİCİ BİR ŞİİR VE NESİR KARIŞIMI.
    ARTIK BU SİTEDE FAZLA DOLAŞMIYORUM İYİ BİR ŞİİR YAKALAMAK İÇİN SAYFA SAYFA DOLAŞIP ZAMAN KAYBINDANSA BELİRLEDİĞİM ŞAİRLERİ OKUYACAĞIM. ŞİMDİ ŞAİREMİDE ZİYARET ETMELİYİM. SAYGILAR...

    Cevap Yaz
  • Necdet Arslan
    Necdet Arslan 19.01.2009 - 17:55

    Şiiri bir solukta okudum.Olmadı.Bir kez daha...bir kez daha okumalıyım.
    Bir şehire bütünleşmiş,değişik zamanları bir araya getirmiş Şair.
    O zamana ve o şehre değgin izlere,gölgelere bakıp ,hayranlık duyuyor insan.
    Ve değişik ruh yenilemeleri içinde sarsıldığınızın ayırdına varmıyorsunuz..
    Şiirin ruhu gibi,orada sülietleri seçilebilenlerin ruhları da bir gölge oyunu gibi hemen bilincinize kuruluyor.
    O gölgeler bazen bir yola bazen bir meydana bazen bir mekana bazen dumanı tüten bir konuta bazen bir meyhaneye ;bazen bir kar'a ...düşüyor.
    Kimi kez sessizliğe,kimi kez bir ateşli tangoya ayak uydurmak zorunda kalıyorsanız eğer şaşırmayacaksınız.Sokak aralarında neden bir caza tutulmadığınızı soracaksınız kendinize..
    Eğer şairlerin,yazarların,müzisyenlerin...yapıtlarını oluşturma uğraşları hakkında bilgi sahibiyseniz sevi'ye de kavgaya da;savaşa da barışa da bir şekilde bulaştıklarını bilmelisiniz.
    Bilmelisiniz diyorum ;çünkü,zamanın ve mekanın içinde hep o eylemler olagelmiştir de ondan.
    Çeştepe bir şair olduğu kadar sevmeyi,kavga etmeyi,üşümeyiısınmayı,aç kalmayı,doymayı,içmeyi,kendinden geçercesine sarhoş olmayı,çamurlara gire çıka yürümeyi gerçekleştiren bir insandır da.
    Ancak,şiirlerini okurken mekanlara bakışlarını,geçmişi bir film şeridinden boşaltıp dizelere taşırkenki ruh'u da ayrık bulacaksınız.
    Baudelaire Bürüksel'e,Caravaggio Roma'ya,Kafka Prag'a,Puşkin ve Dostoyeviski St.Petersburg'a nasıl bakıyorsa ,İvo Andriç'in Bosna'yı nasıl anlatıyorsa öyle baktığını/anlattığını özümseyeceksiniz.
    Çeştepe bu şiirinde okuyucuyu geçmiş zamana götürerek anılan kentin,çevrenin değişik mekanlarına konuk ediyor okuyucusunu.
    Geçmişin bu harika gezi şöleninde başınız dönerse biliniz ki 'karanlık basmadan önce yenen son lokma ile içilen son yudumun'' etkisi vardır.
    Korkmayınız ormandan,dağların doruklarında yalnız değilsiniz.
    Kutluyorum ÇEŞTEPE'yi..

    Cevap Yaz
  • Muzeyyen Baskir
    Muzeyyen Baskir 19.01.2009 - 12:33

    nasıl geç kalşmışım okumak için yine ..... tam doksan kişi sonrası ...utandım .... yaşamla beraber yanlızlık kokmuş satırlar bazen kalabalıkta yanlızlık misali.... Gerçek sevgiyi yaşatan o kadar az ki.Dünyada insanların en büyük sorunu açlık. Sevgi açlığı da bu açlıktan biri...o kadar güzel işliyorsunuzki her şiirinizde mutlaka sevgi ve sevgili yer alıyor ve anlatım o kadar lezzetli,ki. Gelmez sana bir ziyan gönlüm. Can gitse de korkma başka bir candır ölüm ......Mevlana.......... yaşadığımı anlayabilmek için, dumanı tüten baca ve bir ses mutlaka olmalı ve en öfkeli bulantısında yalnızlıklarımın, bana senin baktığın gibi bakmalı alıyorum silahımı elime ve üç kez ateş ediyorum havaya… güm, güm, güm duman gibi, ses gibi işte böyle bekliyorum üstüme gelmeni, çığ gibi gülüm çığ gibi… (hangi ağaçtan kanat açacaksa bu kuşlar, senden önce asla uyanmamalılar) çok anlamlı dizeleri satır satır okudum şiir içine sıkıştırılmış sevdaya özlemi buldum .....yanlızlığın ne zor olduğunu ..paylaşmanın ne kadar özel olduğunu Bir evceğizim olsa sessiz sakin. Damında yuva yapsa geveze leylekler. Leylek ler benim olmasın ziyanı yok. El sallarım her kış ta göç eder. Baharda gene gelirler. Bir evceğizim olsa basma perdeli Camında çiçeklerim Perdelerim se pembe desenli Küçücük bir masa üstünde örtüm işlemeli Kapımdan yanlızca Beni sevenler girmeli Bir evceğizim olsa alçacık tavanlı Arkası ağaçlıklı iki ağaç arası hamaklı Öyle bir evki içinde hiç ama hiç gözyaşı olmamalı Üzüntüler dışarıda sevgiler hapis kalmalı işte bir dilek şiiri belki çok masum ama arzuları hep aynı insan oğlunun...... sevmek mutluluk duymak....paylaşmak kutluyorum muhteşem kaleminizi bir kez daha ....... müzeyyen başkır '
    Rumuz: sitsu

    Cevap Yaz

Bu şiir ile ilgili 85 tane yorum bulunmakta