Bir zaman dallarım, yaprağım vardı,
Gündüzüm masmavi, gecem parlardı.
Gönlümü huzurun hazzı sarardı,
Son hazanda ruhum, ufkum karardı.
Umut yaprakları düştü de düştü,
Gelecek günüme ifrit üşüştü.
Gerçekte görünen sanki bir düştü,
Hayal darmadağın, tarih büzüştü.
Bin kış çöktü birden sonbaharıma,
İğneler saplandı sonsuz ağrıma.
Kirli sular aktı yanan bağrıma,
Müjdeler yârime, hem ağyârıma.
Yazık yazık, solan gerçeğe yazık,
Göz diye takılan merceğe yazık.
Baykuşa kan veren serçeye yazık;
Adamlık taslayan köçeğe yazık.
Âhların üstüne oylar dizildi,
Nice hesapların üstü çizildi.
Bilmem hangi niyet hakları sildi,
Ezildi bilesin, toplum ezildi.
Lâkin kendi düşen asla ağlamaz,
Ağlasa da kimse yara dağlamaz.
Bir yeri açılsa yama bulamaz,
Biz candık, cânandık, dostluk satılmaz.
İşte böyle vurdu Kasım müjdesi,
Onikiyi buldu Türk'ün yüzdesi.
Bilmem kim olacak başkan gözdesi,
Hesaplar kapandı, kalmaz eldesi;
Bu son ses belli ki; sûrun nefesi...
04.11.2015 Fatih-İST.
Enver ÖzçağlayanKayıt Tarihi : 9.11.2015 17:45:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Şiirin kendini anlatması umuduyla...E.Ö.
![Enver Özçağlayan](https://www.antoloji.com/i/siir/2015/11/09/ses-61.jpg)
TÜM YORUMLAR (1)