Yorganını çekivermiş üstüne,
Horul horul horulduyor serseri.
Tüm ışıklar birden bire sönse de,
Parıl parıl parıldıyor serseri
Kafasını gömüvermiş kumlara,
Bel bağlamış, alev alev mumlara.
Mart kedisi çıkıvermiş damlara,
Mırıl mırıl mırıldıyor serseri.
Çala çırpa, geçiniyor diz üstü,
Fino gibi sürünüyor yüz üstü,
Sabah akşam takiptedir iz üstü,
Harıl harıl harıldıyor serseri
Sağa döner, sola döner fırıldak,
Akşam yanar, sabah söner fırıldak,
Yaptığını hüner sanır fırıldak,
Gürül gürül gürüldüyor serseri.
Ne adaba, ne usule uymuyor,
Ne kemiği, ne etini koymuyor,
Bir kuzuyu yese mide doymuyor,
Gurul gurul gurulduyor serseri.
11/2010/Konya
Tayyar YıldırımKayıt Tarihi : 5.11.2010 09:23:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
İşi gücü tembellik, aklını hep kandırmaya kullanan, bedava yaşamaya alışmış, alırken bin dereden su getirdiği halde vermeye yanaşmayan, her an her yerde karşımıza çıkabilecek bir tiptir 'serseri.'
Akşam yanar, sabah söner fırıldak,
Yaptığını hüner sanır fırıldak,
Gürül gürül gürüldüyor serseri.
Ne adaba, ne usule uymuyor,
Ne kemiği, ne etini koymuyor,
Bir kuzuyu yese mide doymuyor,
Gurul gurul gurulduyor serseri.
..............harişiirinizi ve yüreğinizi kutlarım hocam
tebrik ediyorum, selamlarla
Müjgan Akyüz
TÜM YORUMLAR (5)