Eğer,
taa çocukken
Zafer İlkokulu'nda Bahçesi'ndeki
ıhlamur ağaçlarının gölgesinde
ve İsmet Yıkılmaz öğretmenin dersinde
klarnetinizle çalarsanız Keşan Türküleri'ni
Bugün seviştim, yürüyüşe katıldım sonra
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
Devamını Oku
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
Bu topraklardan nice güzellikler çıkar sayın hocam. Yüreğinize sağlık.
Değerli dostum,
Bu ne şairlik böyle,bu ne gözlemleme gücü, her gördüğünü şiirleştiriyosun...Dikkat ettim yaşadıklarından çok gördüklerin şiire dönüşüyor.Tabii bunda duyup hisseden gönüle,düşünüp değerlendiren bir beyne sahip olmanın payı büyük..Ben bu şiirde “Fareli Köyün Kavalcısı” buluşunuzu daha çok sevdim.KUTLUYOR VE SAYGILARIMI gönderiyorum
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta