Lisan-ı aşk ile seslendim sana
Sevgi dile muhtaç, ben sana mecbur
Hasret ateşiyle kor düştü cana
Yangın küle muhtaç, ben sana mecbur
Pişmanlık duyar da dönersen eğer
Eski sen değilsin, bil de öyle gel
Çıkmadı bağrıma saplanan hançer
Yarama bir merhem ol da öyle gel
BİLMECE GÖZLER
Yıllar yılı çözemedim bir türlü
Cevapsız bir bilmecedir gözlerin
Kaşlar hilâl, kirpiklerin büyülü
Her gelen içimde bir kor bıraktı
Bağrımdaki ateş söner mi bilmem
Gözlerim ağladı ağıtlar yaktı
BİR VEDA BUSESİ KONDUR ÖYLE GİT
Madem gidiyorsun bu son kararın
Bir veda busesi kondur öyle git
Anlamı kalmadı kışın baharın
BORDO MAVİ
Sevdaların sevdasına
Aşıkların rüyasına
Minarenin mahyasına
Bordo mavi yazacağız
BÖYLE BİLİNE
Yetim güldüğünde biz de yetimle
Güldük, güleceğiz böyle biline
Bir lokma ekmeği binbir mazlumla
Bozuldu
Ne hallere düştü bu asil millet
Geçmişi unuttu, kökler bozuldu
Mübahtan sayıldı her türlü zillet
Bulamadım
Dayandığım çınar bile devrildi
Durup yaslanacak dal bulamadım
ÇAĞIRIR MEZAR BİZİ
Gün gelir herkes gider, ne dost ne de yar kalır
Menfaat dünyasında, sanma hatırlar kalır
Vakit saat gelince, ecel çalar kapıyı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!