Sensizliğin yüzüne tüküreyim

Sefa Çelik
77

ŞİİR


12

TAKİPÇİ

Sensizliğin yüzüne tüküreyim

Bir yokuştan inercesine sabaha koşuyor gözlerim.
Yüreğimde sönen bir yangının soğutma çalışmaları bu cümlelerim
Sağa sola yatırmayacağım hiçbir şeyi
Uykusuzluğum senlerden sebep
Sensizliğin milyon kere yüzüne tüküreyim.

Ben şarklıyım
Bundandır tenimin kavrukluğu
Sözlerimde iyileşmeyen yüksek rakımlı yaralarım var benim
Yüreğimin acıya, doygunluğu bundan
Sevdi mi içinden öyle kolay kolay söküp atamayan
Bir pazar yeri gibi zihnim
Kendimi avutmak yine bana kaldı
İnan ey kendim inan
Susarak anlatıyorum birçok şeyi
Yeryüzünün acımasızlığında harcadığım bir ömrün mükafatı bu olmamalı
Şimdi herkes oturmuş kendi doğrusunu söyler
Yine de
Ne asmalardan üzüm çaldım
Ne de yosmalar ile yattım
Ben her kabuk bağladığında o kapanmış yaralarımı tutup kendim kanattım
Kimi severek gitti
Kimi küfür ederek
Kimi alaylı bir bakışla
Kimisi de kurşun gibi delerek
Sonunda herkes gitti
Hesapsız olan da bu degil miydi zaten
Ey akılsız başım
Oysa her biri ekmegim aşım
Sabah sevincim akşam telaşım
Aşk yokuşunda yolum yoldaşım

Içimde yine erken bir ayrılık şarkısı çalıyor bu aralar
Elim ayağım birbirine dolanıyor
Yaslanmam gereken bütün duvarlar daha varmadan yıkılıyor
Kendimi tutmak yine bana kalıyor
Herkes gidiyor hey adamım
Yasını tutmak neden bana kalıyor
Azaptan başka ne olabilir ki bu yaşam

Bir şairin doğum sancısı çektiğini duydunuz mu hiç
Ya da gidişini ucuz bahaneler ardına saklayan bir sevgiliyi
Ölü doğmuş bir bebek hüznünde
Derdim uykusuzluk filan değil ama
Uykusuzluğum senlerden sebep
Sensizliğin milyon kere yüzüne tüküreyim
Haydi şimdi hayalini de al ve git
Yıkıl karşımdan...

Sefa Çelik
Kayıt Tarihi : 27.3.2024 10:16:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!