İçli bir keman gibi ruhumda inler gece
Dünya bir meyhanedir gönül meyden içince
Her nefesi su gibi kıymetlidir hayatın
Cananın bakışları seven kalbi delince.
Hepimiz Züleyha’yız Yusuf aşkıyla yanan
O sevgili kim bilir hangi gönülde canan
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
muthis olmus.kaleme alan Sizin, besteleyen Ersin beyin. okuyan mustafa beyin, bu duruma gelmesinde emegi olan hepinizin Gonlune emegine Saglik Paylasim icin tesekkurler..+
Saygilarimla..
değerli arkadaşım elinize yüreğinize sağlık paylaşımınız için teşekkürler
değerli bir eser
saygılar
Tebrik ediyorum, şiir de güzel, şarkı da.
Selamlarımla.
Saygı değer üstadım,sanat müziğini unutturulmaya çalışıldığı şu zamanda,yazmış olduğunuz bu eserinizle türk müziğimize yapmış olduğunuz katkı çok büyüktür.sizi kutlamak ve tebrik etmek inanın yetersiz kalacaktır.Ersin Kayışlı üstadın nameleri üstüne eklenince tadına doyulmaz bir ziyefet ortaya çıkmıştır ki anlatmak için kelimeler yetersizdir.Şahane,Şahane,Şahene..
İçli bir keman gibi ruhumda inler gece
Dünya bir meyhanedir gönül meyden içince
Her nefesi su gibi kıymetlidir hayatın
Cananın bakışları seven kalbi delince.
Hepimiz Züleyha’yız Yusuf aşkıyla yanan
O sevgili kim bilir hangi gönülde canan
Küllenmiş bir kor gibi yanar sinemde o yar
Doğmayan güneşimsin aşkında hep hasret var.
Hangi geceyi saklar kalbini yakan sevdan
Tüllenen harelerde hayalindir tutuşan
Kaç gece böyle geçti sensiz halim perişan
Dön gel artık sevgili kalmadı bende derman.
Şarkılar susmuş sensiz nağmelerde hüzün var
Aşk gönül deryasında hep Leyla’sını arar
Sen gülmeyen bahtımın efkârısın kalbimde
Ömrümce beklerim ben sen bana dönmesen de.
GÖNÜL DOLUSU TEBRİKLERİM NEFİS GÜFTEYE VE YAZAN YÜREĞİNİZE İBRAHİM HOCAM. BU GÜFTENİN BESTECİSİ OLMAKTAN DA ONUR DUYDUĞUMU İFADE ETMEK İSTERİM. SONSUZ SELAM VE SAYGILARIMLA...
Ellerinize, yüreğinize sağlık...Gerçekten çok güzel olmuş... Güfteside ,besteside muhteşemdi... Yorumlayanında ağzına sağlık... Güzel eserlerinizin devamlı olması dileğiyle sağlıkla kalın...
kutluyorum guzel bır gufte cıkartmıssınız aşka dair huznu guzel dokmussunuz kagıda kalemınız daım olsun ıbrahım bey saygılarımla...
Şarkılar susmuş sensiz nağmelerde hüzün var
Aşk gönül deryasında hep Leyla’sını arar
Sen gülmeyen bahtımın efkârısın kalbimde
Ömrümce beklerim ben sen bana dönmesen de.
Sayın İbrahim bey, gerçekten nefis bir şiir, bestelenmesi ayrıca tacı, inşaallah dillerden düşmeyen bir eser olur. Kutlarım, saygıyla.
Şarkılar susmuş sensiz nağmelerde hüzün var
Aşk gönül deryasında hep Leyla’sını arar
Sen gülmeyen bahtımın efkârısın kalbimde
Ömrümce beklerim ben sen bana dönmesen de...
Bu güzel anlatımınız için teşekkürler...Yüreğinize ve emeğinize sağlık...Tam puanımla kutluyorum ve listeme alıyorum bu güzel şiirinizi...
Çok nefis bir şiir okudum.
Bestelenmesi ayrı bir başarı.
Kutlarım.
Bu şiir ile ilgili 214 tane yorum bulunmakta