Yürürüm,
Sessiz ve yalnız,
Dağların doruklarında,
Bir yol arkadaşı ararım.
Dönerim geri,
Bakar arkama ve dönerim,
Zavallı, zavallı bir ben,
Görüyorum görüyorum,
Tek bir ışık kaynağı,
Sonsuz bir kamera mı bu?
Bilirim de sorarım,
Senin cevabını bilirim,
Bildiğim halde sorarım,
Daha önce ne olduğunu düşünmüşsem,
Yine o olduğunu bilirim.
Esaret ile çatışmadan,
Özgür olmak istiyorum,
Bu boynumdaki tasma mıdır,
Ya da kalbimdeki mühür müdür,
Beni senin içinde tutan onlar mıdır?
Susadım, susadım,
Ne zaman gerçek olursan ol,
Kararır her yer,
Beni bu dünyadan alıp götüren,
Saçlarına, saçlarına,
Yanarım, yanarım.
Kurt ininden ayrılan kim,
Domuzla birlikte ahıra giren kim,
Sarayları tercih eden kim,
Kim kefenler özgürlüğü,
Ya sensin ya da sen.
Ağlarım da ağlarım,
Şu dağların karanlık kışı,
Yıldıramadı, durduramadı,
Bu pervasız sırdaşı.
Söndü ayın ışığı,
Gelemedi karanlık,
Yüreğimin ateşiyle,
Şu dağlar aydınlanır.
Yanar ormanlar,
Ağaçlardan çıkan kıvılcımlar,
Önce seni yakar,
Ardından beni yakar.
Geldi sonumuz,
Uçmak için yola çıktık,
Tanrı dağa ulaştık,
Çadır kurup dağa,
Bir il, bir köy kurduk.
Ama şimdi bakarım da,
Bakar ve merak ederim,
Neredesin arkadaşım,
Bu çadırda yalnızım.
Yalnızım ve özgürüm,
Sensizim ve kırgınım,
Hepsinden önemlisi,
Avlanırken atalarımız,
O kadar mutluyum ki, çok mutluyum,
Sensiz daha mutluyum.
Kayıt Tarihi : 2.8.2024 22:54:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!