"Ben seninle mutlu olmaktan korkuyorum," dedi içimde yankılanan bir ses. Bu korku, yüreğimin en derinlerinde saklanan karanlık bir gölge gibi peşimi bırakmıyordu. Bir güvercin kanadının hafifliğiyle gelen mutluluğun ağırlığı altında ezileceğimi hissediyordum.
Seninle geçirdiğim her an, içimde büyüyen bir bahar gibi filizleniyor, ancak aynı zamanda bir fırtınanın öncesindeki sessizliğin gerginliğiyle doluyordu. Gözlerinin içine baktığımda, dünyanın tüm renkleri bir araya gelip bir şiir oluşturuyor, fakat bu şiir tamamlanamadan bir korku mısrasına dönüşüyordu.
Kalbimin kapılarını açmak, seninle bir yolculuğa çıkmak demekti. Ancak bu yolculuk, haritasız bir denizde, pusulasız bir gemide savrulmak gibiydi. Mutluluk, seninle anlam kazanıyordu ama aynı zamanda derin bir boşluğa düşme korkusunu da beraberinde getiriyordu.
Seninle güldüğümde, kahkahalarımız gökyüzüne yükselip yıldızlara karışıyor, ama her yıldızın birer gözyaşı olduğunu biliyordum. Bir gün, bu yıldızların düşüp karanlığı yeniden saracağını düşünmek, içimdeki huzuru delip geçiyordu.
Denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın,
Öylesine yıktın ki bütün inançlarımı;
Beni bensiz bıraktın; beni sensiz bıraktın.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta