Bir hevesti şiire başlamam.
Acemice ve rastgele yazılan yazılar.
Amacım hep seni yazmaktı.
Sen gelince aklıma;
Duygularım kabarır, tavan yapardı.
Seni bilirdim her şeyin merkezini.
Ve daha nice zaman sonra,
Bazı sıkıntılar baş gösterdi.
İç huzursuzluk ve maddi durum.
Babam eve gelirken;
Elinde bir poşet olmaması uzun zaman alınca,
Tartışmalar ve kavgalar kaçınılmaz olurdu.
Halbuki daha büyük sorunlar vardı.
Ama küçüktük ve anlamıyorduk.
Bazı komşularımız,
O kadar yokluk çekiyorlardı ki,
Çocukların feryadını duymamak,
Mümkün değildi.
İste o zaman anladım kör ve bencil olduğumu.
Her şeye rağmen biraz daha büyüdük işte.
Bazı acılardan habersiz,
Bazı ölümlerden bihaber.
İnsan büyüdükçe daha çok yaralanıyor.
Büyüdükçe düşünmeye başlıyorsun.
Çocukluk aşkı, yokluk, feryatlar,
Ağıtlar, gözyaşları, ölümler...
Kazınmıştır her şey beynine.
Ama zaman geçer ve sen daha da büyürsün.
Sevgili sandığın kişiyi unutalı yıllar olmuştur.
İlgilenmezsin artık kendi sorunlarınla.
Memleketinde her gün kaos.
Komşu ülkelerde her saat başı bomba düşer.
Dünya düzeni ölümler üzerine kurulur.
Ölen bir teyzenin eşarbı ayaklar altındadır.
Ölen bir ihtiyar dedinin sakallarında kan vardır.
Ölen çoğu çocuğun elinde okul defterleri.
Özenle, yıllarca saklanan resimler.
Yırtık pırtık ayaklar altındadır.
Elinden bir şey gelmez.
Oturur ağlarsın, ağlarsın, ağlarsın.
Ölümün rengi karadır.
Ölümün rengi acıdır.
Ölümün rengi hüzündür.
Ölümün rengi gözyaşıdır.
İçinden aahhh keşke dersin, keşke...
Keşke büyümeseydim
Keşke aklımda hep sen olsaydın.
Keşke her şeyin merkezi hep sen olsaydın.
Kayıt Tarihi : 7.6.2024 14:45:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!