Güzelliğin güneşi kıskandırınca Diyarbakır seni ağlarken bende seni sözlerimin gizeminde şiirlerimin noktalarında ve virgüllerin de yazıyorum. Güzelliğin kıskandırınca sana olan sevgimi sensizliğin hasretinde
Dicle nehri gibi akıtıyorum.
Güzelliğin kıskandırınca varlığını önemli kılan senin yokluğunda
seni anlatabilmek değilmidir. Güzelliğin kıskanrınca senin simsiyah saçların kap kara gecemin sessizliğinde vurgun yemiş hüznünde gözlerinin ışığında yarınları seninle umutlandığımda aydınlık günlerde seninle mutlu olacağım günleri hayal ediyorum.
Güzelliğin kıskandırınca sana dalıp bakışırken gözlerim gözlerinde o an bende senin dalmış dalgalı bakışlarında yüzüyorum. Güzelliğin kıskandırınca Kara kaşların özerindeki çizgilerden kalbimin şehrine doğru esince seni rüzgar misali kalbimin zirvesindeki dağların en yükseğinde yaşamak istiyorum.
Güzelliğin kıskandırınca soğuk esen bakışların üşüyen duygularımı buz dağına dünüştürsede elbet birgün kalbinde güneş doğar elbet sensizde bu bedenim ısınır sevgilim. Güzelliğin kıskandırınca umudu tükenmiş hayalden mahrum olmak varlığını inkar etmek demek değilmidir.
Güzelliğin kıskandırınca sensiz bu dünyada var olmanın inkarını
ve seni sevdiğimi inkar etmek değilmidir.
Sevgimden şüphe duymak ölümün son nefesini
vermek etmek değilmidir sevgilim...!
Kayıt Tarihi : 27.2.2014 23:47:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Diyarbakırı sevmektir
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!