Seni Bekler

Yıllar geçtikçe sana olan aşkımız artar
Fikir şaha kalktıkça gaflet zarını yırtar
Yalın aklın kantarı her şeyi yanlış tartar
Sevdiğim san gıpta etmedi mi melekler
Hasretle yanan gönlüm, ümitle seni bekler

Seni anınca sızlar burnumuzun direği
Seni tanımak benim imanımın gereği
Bu garibin görmeye dayanır mı yüreği
Merak kırık kalbime her gün yeni dert ekler
Hasretle yanan gönlüm, ümitle seni bekler

Ey Muhammed yoruldun kulluk vadilerinde
Göz yaşın tüter hala Mekke’nin her yerinde
Ümit verdin çevrene sevinç ve kederinde
Pes etmeden Rahman’a yükselirdi dilekler
Hasretle yanan gönlüm, ümitle seni bekler

İnsanlık sana muhtaç, susamış çöller gibi
Gaflet öyle büyüdü, görünmez oldu dibi
Ümmetin darmadağın, sanki yok hiç sahibi
İyileri kötüden ayırmıyor elekler
Hasretle yanan gönlüm, ümitle seni bekler

İman baharına sam düştü, çiçekler soldu
Yüzsüzler durmak bilmez, muttakiler yoruldu
Kur’an elinde iken bu ümmete ne oldu
Hakkı hakim kılmaya kalkmaz oldu bilekler
Hasretle yanan gönlüm, ümitle seni bekler

Bilirim manen görür, korursun ümmetini
Bunun için yaşamak güzeldir sünnetini
Farzı yapan kazanır Allah’ın Cennetini
Aşkın ateşi ile olgunlaşmış kelekler
Hasretle yanan gönlüm, ümitle seni bekler

İlmin kapısı Ali, edebiyle Osman var
Ashabın yolundayım, gezsem de diyar diyar
Küfür ile arama kurdum aşılmaz duvar
Rabbın emrine bağlı dönedursun felekler
Hasretle yanan gönlüm, ümitle seni bekler