Ankara'nın yazıları
Köstebek yuvası olmuş
ODTÜ'nün ormanları
Oy Ankarlı Ankaralı
Melih'ten yana bahtın karalı
Evin önünde kocaman bir tarla
Tarlada renk renk açmış papatya
Topladım kucak dolusu kollarımda
Arasında kırmızı gelincikler de var
Kucağım dolu dolu renk renk papatya
Kısacıkda olsa yolculuktu çocukluğuma...
Yapma ne olur
Hatırım için
Yüreğim yanıyor
İçimi acıtıyorsun
Kibrit çakmış yakıyorsun
Mehtaplı bir geceydi ay buluta takılmadı
Kapanan göz kapaklarım bir türlü uyumadı
Uzattım sana ellerimi sevgiyle boşta kaldı
Neden yüreğim neden hep sorun oldun
Çevirdim başımı dolunay gözükmesin
Al çocukluğumu
Koy çerçeveye
As duvara
Hatıram olsun sana
Çık çerçeveden
Aylar oldu gelmedin
Geceleri saymadım
Boşluğunu dolduramadım
Bekledim sen yine gelmedin
Yine gelmedin
Mehtapsız bir gece ışık arıyorum
Zifiri karanlık içindeyim sensiz
Yüzüme yeniden şans gülüyor benim
Nerdesin sen ruhumu saran sevgilim
Karanlığıma ışık olacaktın sen
Rengarenk kanatlarını açarsın
Çiçekten çiçeğe bal toplarsın
Yazık ki ömrü üç günlük olansın
Adı üstünde ömürsüz kelebeksin
Konduğun dal nazlı goncadır
İnançla kararlı köyden başlanmalı kalkınmaya
Çekirdek can ciğer büyümeli düşünce toprağa
Devrim olmaz gecekondularda,muhtaçtır açlığa
Reformu köyde başlatacaksın çiftçiyle toprakta
*
Modern okul açılmalı devlet eliyle ülkede
Taranmış saçlar iner beline dolanır
Düşmüş gölgesi mah yüzüne hüzünlenir
Sinesinde mutsuzluk uykular bölünür
Uzun etek giymiş etekleri sallanır
Yar kavlini bozmuş yan yolları dolanır
Merhaba yıllardan sonra kavuşmak muhteşem!
Sevgili sayfa arkadaşları bu sayfama giremiyorum,bana mesaj yazar mısınız?