Sanki bizim
oraların çisesi var
üzerinde,
kokun biz kokuyor,
endamın bizden
biri.
sesini kırağı
yakmış, yanakların
Amasya elması,
yürüyüşün Kelkit,
su gibi,
dağ gibi,
sır gibi.
Sende bir tılsım var,
ellerin kar beyazı,
parmakların ince
ve uzun,
avuçlarında eski bir
dua saklı,
dokunduğun yerde
bahar uyanıyor.
Bir anne duası gibi
bereketli,
bir çocuk gülüşü
gibi içten,
bir kırlangıç kanadı
gibi kırılgan…
Sen de şiir şiir
akıyorsun,
sözülüşün yeşilırmak
avazın hoyrat,
birdenbire bozlak
kesiliyor,
yüreğinden geçen
her nota,
taş duvarları
çatlatan bir yankı.
sesin, eski bir
dervişin nidası,
sırrını kaybetse de
mihraba sinmiş,
ve yine de fısıltısında
tevekkülle karışık aşk var.
Saçlarını her savurmanda
ceviz gölgesi serinliği,
dudakların ikiye
yarılmış incir,
konuştuğunda
dallar eğiliyor sana.
rüzgâr, teninin
kokusunu alıp dağlara taşıyor,
fısıltın eski efsanelerin
satır aralarına düşüyor.
Sende bir büyü var,
sanki manastırın
en gözde rahibesi,
gözlerin açık kahve,
kirpiklerin sık ve
uzun,
kaşlarını gören
tutulup kalıyor.
gece,
uykusuzlukları toplayıp
gözlerine bırakıyor,
gözkapaklarının altında
bilge bir hüzün…
Sende bir gamze
var,
cümle kuşların su
içtiği,
yüzüne düşen her
ışık onu bir vaha sanıp
konaklıyor.
bir aşık, en güzel
türküsünü
rüzgara fısıldıyor,
bir çocuk, en derin
rüyasını orada
görüyor.
Sende beni yakan bir
ateş var,
yanmanın da zevk verdiği,
bil ki, bu yangın
kül değil,
karanlığın içindeki
en aydınlık yer.
ellerin toprağa
dokunduğunda,
ağaçlar yeşeriyor,
ve her yaprak adını
ezberliyor.
sende bir şey var
birden bire aşk kokuyorsun
sarıp sarmalıyorsun beni
aşk neymiş öğretiyorsun.
22.02.2025
B U R S A
Kayıt Tarihi : 17.12.2025 15:01:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!