Mustafa Düzgünman'la Paul Signac karşımda duruyor,
Gecenin sessizliğini suskunluk dolduruyor.
Onlar renk aldılar, renk sattılar,
İçine de kokularını kattılar.
Mustafa Düzgünman'la Paul Signac karşımda oturuyor,
Gözlerimden girip, beynimi dolduruyor.
Savruluyor küllerim kayboluyor.
Tekrar onlarla karşılaşıp buluyorum kendimi,
Unutturuyor onlar bana bir an için dünya derdini.
Sağımda Engin Varol hayalci bir ressam,
Solumda İsmail Hakkı Altunbezer'in ferman levhası var,
Onlarla yaşıyorum beraber maziyi,
Kimbilir kimler geldi geçti onlardan önce
Daha sonra da yaşayacak gelecek yıllarda,
Böyle devam eder, asırlarca.
Mustafa Düzgünman'la Paul Signac karşımda oturuyor,
İkiside birbirine bu soruyu soruyor:
Niçin geldik ve niçin gittik... Dünyada neler oluyor?
Acaba bu filmi kim kuruyor?
Daha bilmediler mi? Ne dersiniz?
Bilmişlerdir artık bu soru yersiz.
Kayıt Tarihi : 30.11.2005 13:03:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Mehmet Akif Tiryaki](https://www.antoloji.com/i/siir/2005/11/30/senarist.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!