Güzel şeyleri hatırlamaktan sıkılıyorum artık. Kavgalarımızı getiriyorum aklıma. Görüyorum ki onca yılı birbirimizi değiştirmek için harcamışız. Sen içindeki adam, bense aynı yerde ki kadın için savaşmışım.
Aldatmışız göz göre göre birbirimizi. Bir daha yaparsan ayrılırım derken, ona gideceğini söylemişsin, üstüne basa basa. Anlayamadım.
Farklı değildim bende, benim sevdiğim kadın bunları yapmaz derken; sen değildin oradaki ” benim sevdiğim kadın “.
Anlayamadık aslında ait olmadığımızı birbirimize… Ve her kavgamızda içimizdeki aşklara benzer tüm yüzlerin üzerlerini karaladık. Yırttık geleceğe ait yazılmış tüm mektupları ve resimleri. İşin kötüsü, yenileri yazmak ve çizmek için gereken yeteneklerimizi de yitirdik, değiştirilirken.
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
ne güzel ifade etmişsin... aynada gördüklerim...
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta