Gecenin ikisinde
Gün deydi mi yüzüne onu düşlediğinde
Çaput parçaları
Oldu mu sırtına ipekten bir elbise
Sen hiç
Sen hiç sevdalandın mı anne…
Tadını çıkardın mı sarhoşluğun
Fakir temaslarında
Cehennem ateşi sandın mı
Avuç içi yangınları
Asılırken boynuna ağustos geceleri
Tav oldun mu bir tutam özgürlüğe
Sen hiç
Sen hiç sevdalandın mı anne…
Kanat takmışken bir ara
İniverdin mi gece günahlarına
Kucakladı mı seni
Onunlayken onsuzluk
Örtebildi mi sevda ayıplarını çıplaklığın
Yüreğini astın mı bir çengelli iğneye
Sen hiç
Sen hiç sevdalandın mı anne…
Oldu mu yolculuğun gece ekspreslerinde
Bulut altı gizlendin mi
Korkularından kaçarak
Şafak aydınlığı indi mi
Kirpiklerinin gölgesine
Dalıp dalıp gittin mi hasdal nöbetlerine
Sen hiç
Sen hiç sevdalandın mı anne…
Görmediğin tuale
Biçimsellikten öte
Çizebildin mi sevdanın resmini
Acıktın..Susadın..
Say ki ekmek arası umutların
Son katıksa
Bitecekse
Sen hiç
Sen hiç sevdalandın mı anne…
En acımasız yerinden yakaladı beni
Kıskıvrak
Sanki…
Gürül gürül akan bir ırmak
Sevdalara oruçluyum
Umutlarım çok zamandır yatalak..
Yeni çıktım baskından
Çok pis yedim vurgunu
Hüzün arama gözlerimde
Sen hiç
Sen hiç sevdalandın mı anne…
Beş-sekiz evciliklerinde kaldı anneliğim
Affet beni
Seni anlamayabilirim
Vakit o vakit artık
Çalmadan sevda şarkıları
Anlat bana.
Anlat bildiğin tüm masalları
Uyumalıyım..
Sevdalar kehribar sarısı
Sevdalar tütün acısı
Sevdalar ölüm sancısı…
Kayıt Tarihi : 19.5.2008 15:23:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (4)