sen gittin ya,
sen gidince
atmosfer uzaklaştı dünyanın üzerinden,
uzun bir boşluktu,
rengi karışmıştı göğün
deniz miydi gök, gök müydü umman ?
anlamadım..
anlayamadığım yerde
aklım karıştı...
sen gittin ya..
sen gidince,
ben birkaç yıl büyüdüm
dinlediğim şarkılar notalarından düştü..
seslerin büyüsü
şehrin mazgallarına akarken
sağır oldum..
sen gittin ya..
gidişinle ,
güne bakan çiçekler
ışığa küstü,
yere baktı gözleri..
tırtıllar kabuğunu kırmadı.
kelebek olma rüyasından;
o tek günlük kısa ömründen
vazgeçti...
sen gittin ya..
gidince sen,
ben önce yaşlandım.
yaş almamışken henüz kırlardan
güz tohumları serpildi saçlarıma..
köklerinden firari
hasadı erken çizgiler boy verdi
göz kenarı yüz tarlalarımda..
sen gittin ya..
sen gidince,
gittiğin yolun yarısından döndüm.
sigarayı iki pakete böldüm
yarılanan ömrümün
yaralarına bastım yarısını.
alkolün yakıcılığını
yanan ciğerime döktüm,
kâr etmedi harladı..
kalemimin namlusunu şakağıma dayadım;
gece yarıları on ikiyi hemen geçince..
kapıdan çıktığın saatler de,
şiirler vurdum barut kokulu,
ucuna al mendiller bağladım..
sen gittin ya...
gidişinden sonra,
ön fragmanını
tekrar tekrar çektiğim
veda sahnesinde kendimi defalarca vurdum..
öldüm..
ölüp ölüp dirilttim,
ruhu kayıp bu bedeni..
ama her dirlişte ben,
daha çok nefessiz kaldım....öz/
nisan/yedi
Özlem ÇayKayıt Tarihi : 8.4.2024 03:07:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!