Sen Bilme Şiiri - Canan Akpınar

-bir şiir yazmalıyım boş kalan birkaç satıra
ıssız coğrafyalarda derin düşüncelerle geçen
son bir şiir daha-

bırakalım ne var ne yoksa masanın üzerine
bir bardak demli çaya eşlik et
üşümüşsündür

bilirsin bu mevsimin yağmuru bol olur
rüzgarları serseri
ıslanmasın saçların, buğulanmasın gözlerin
yan masada oturanların gözleri üzerimizde bak bilesin

zaman itaatkar değil, dur deyince durmuyor
az sonra usulca okşayacağım sabahı
sesimi bırakıp gideceğim
yabancı olacak gözlerim
unutulacak tüm sözlerim

sen bilme!
içimde yanan türküleri
içimde ağlayan şehirleri
içimde tutulan öfke nöbetlerini

hadi itiraf edelim gözlerimizi gözlerimizden ayırmadan
önce sen başla
dur! hemen itiraz etme bana
sende biliyorsun gözlerin eskisi gibi bakmıyor bana
sözlerin kaçamak koca bir sır gibi
ve omuzundaki saç teli benim değil ki

gökyüzü karardı bir kere
Güneş doğmayacak uzun bir süre
Yıldızlar mı?
bilmem saklamazsa kara bulutlar
belki ışık olur yeryüzüne

şimdi sıkı sıkı tut ellerimi
uçurumun karşı kıyısında dursan da
korkma düşerken bırakırım ellerini
az sonra çekip gideceğim
hiç gelmemiş gibi
"seni seviyorum" dememiş gibi

sen bilme!
içimde milyon kere çarpıyorsun
içimde kayboluyorsun
içimde martılar ayaklanıyor
içimde kırılıyor mor güller

çok şey getirmiştim yanımda
en önemli olanları toplamıştım güya
hani ilk bahar yağmurları sessizce yağar ya
hani her yaprağa bir damla düşer
hani her damla titretir ya yaprağı
işte öyle titriyor içim

sen niye titriyorsun sevgilim
bak üşüdün işte
hadi kaldır paltonun yakasını
geçir atkını boynuna
ilikle düğmelerini
birazdan kar yağacak masaya

Canan AKPINAR

Dost kalemlere sonsuz teşekkürler..

hadi...
geç otur karşıma

kar başlamadan
Son bir şiir olsun
sevgim adına

sırlar aralanmasa da olur

sen yine en masum hallerini takınırsın
fiyakana zarar gelmez asla

hem
bilinmeyenden mesul olunur mu

sen bilme!
içimde yanan türküleri
ağlayan şehirleri
öfke nöbetlerini

ve
hala
...

b i l m e!

Nurten Işılak

Sen bilme biraz sonra yüreğim kabaracak
bir şiir yazacağım gözlerin düşmüş suya
hasret türkünü söylerken, tüten tütün
yanı başımda demli bir bardak çayım......
.Bülent Baysal

'Birazdan yağacak kar masaya
Özleyeceksin baharı gözlerimde
Sen iklimlerin kışında
Ben baharın kerevetinde
Az sonra yine özleyeceksin beni'

Ergin Bingöl

Sen bilme benim nerede olduğumu
bir gün bilirsen de
hiçbir kimseye söyleme
bir işaret koyarım o bildiğin yere
belki bir gün, belki bir gün
ellerime
düştüğünde kor ateşi
gözlerinden bilirim
şu kısa ömürde
sen bilme

kar yastıklarında üşüme
her aralık ayı geldiğinde
oradayım

bunda
öyle çok üşüyorum
üşüyorum
bunu da sen bilme ________ Arif Tatar

Madem ki kalmayacaksın,
'Gideceğim' diyorsun,
Madem, bir taş duvar gibi dinliyorsun söylediklerimi;
Bir daha gelme!
Söylemiyeceğim içimde yanan ateşi,
'Seni seviyorum' demiyeceğim
Sen bilme...
Ünal Beşkese

'sen bilme yanıp yakıldığımı
küle dönen yüreğimi bilme
gecelerin ıssızlığını
gözlerinin uzaklığını '

Nazan Yinanç

düğmesi kopuk olsa da
bak ben de ilikledim yalnızlığı
yağmur yine ilk sayfasında gazetelerin
haberim var üzülme
az önce tüm üşümelerini kaldırdım masadan
rest çektim sensizliğe

kaybettim ya olsun
idare ederim ne olsa
daha önce de kaybettim seni
Umut Kazan

'Ateş almaya mı geldin, nedir telaşın?
Nedendir aceleciliğin, otur şöyle yanıma...
Soluklan hele bir de, soluğunu ensemde hissedeyim.
Tüylerim ürpersin diken diken, duygular yüklensin yüreğime.'
2004 Emeklisi Ahmet Emer.

gittikten sonra sensizlik düşer portmantodaki askıya,
oysa razıydım omzundaki saçın yabancılığına,
şimdi gittin; artık kaç hüzün bir depresyon eder ki,
ve ardından kar yağmış masanın ayazında,
üşüdüğümü sen, bilme yeter ki.......

Latif AKAGÜNDÜZ