Sen bir pencereden bakarken yüreğinden sarkan cümlelere,
Ben bir çay bardağına tutuşturuyorum çatlamış dudaklarımı
Bir müziğin şimaline özlemle açıyorum ozan göğsümü
Aşkın sularından geçerek arıyoruz gizemin yurdunu…
Sen, yüreğinden dökülen ninnileri okşayan ellerimi izlerken,
Ben kırmızı bir düş salıncağında bulutlara veriyorum yüreğimi
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta