Gel düşün ne yapmışsın yarın için ey fani
Yarına ne ektisen o gelir bulur seni
Dünya penceresinden hazin bakar geçersin
Ya ektiğin biçersin ya da verirsin canı
Ey oğuzhanın soyu ey ehli Türkmen Erbil
Ey destanları yazan halkı kahraman Erbil
Ey Gökbörü ehfadı ey nesli sultan Erbil
Ecdadının kurduğu ulu töresine dön
Sen cihani padişah zamine kükreyen dün
Dönsün feleğin çarkı bizede döner birgün
Harlasın ateşini elbette söner birgün
Ateşi yakar onu soğuktan donar birgün
Mazlumun ahı tutar ters olur ki devranı
Silkiyor kırpacını fekirlerin sırtına
Bazen ağızdan çıkan sözlere utanırım
Benimle eşitenler utanır sanırım
Zan etmeyin hapsını bir ikisin tanırım
Laflar çirkindir dersem kıvırır inanmayan
Kanaet getirenler kafalarını sallar
Başkasının gömleğiyle kendin sanıp sallanırsın
Sen daha fidan değilsin ağaç olup dallanırsın
Başımıza bağbanlığı ne üstnlüğü tutarsın
Sanmaki yığnağımızda zehirsiz de ballanırsın
Tasma var boynunda veda ağzında kemik görürüz
Mahsuz içimize çaşıt bir fitneci yollanırsın
Asırların şahidi sultanlık nişanımız
Bize Türkmen denilir Gökbörülü gaziyiz
Bağdat, Şam, Horasanı hükünranlık şanımız
İslamla, Türk muradı tarihlere yazıyız
Garıptan şarka kadar cunuptanda şimale
Uzat elini o gurbet elden
Al kurtar beni yağmurdan selden
Özleme çalan bu sazdan tilden
Bir haber uçur yar esen yelden
Kalk yola düş gel biraz tez elden
Kavuşalım biz bitsin bu gurbet
Duydum dost bağırırdı bir hoş gelirdi sesi
Duygularım kabardı çok coş gelirdi sesi
De sene kandırıldım hep boş gelirdi sesi
Sahi neydi telâşın ansızın da gelmedin
Çok konuşan sözünde mutlaka yalan olur
Ya yol ver koy geçeyim ya derdime yoldaş ol
Ya teselli gönlüme ya gözlerimde yaş ol
İçimdeki eleme marham olmıyorsan dost
Ne içime acı ver ne de yoluma daş ol
Düştüğümüz güne bak kalmadı bir erdemlik
Saygı, hürmet, büyüklük onuda hiç ettiler
Haram lukma yemekten çocuğa zehir emlik
Cahil oldu bu nesil bakın ne suç ettiler
Teknoloji dediler yüzyıl geriye döndük
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!