Yani şimdi sen gidiyorsun
Ellerini çekip üstümden
Düşlerimi alıp yüreğimden
Öylece
Sessizce
Kimsesizce
Affediyorum
Yaşanmışlığın sınırlanırını zorlayıp
Uzaklara kaçtığım için
Her bir yeri viran edip öylece baktığım için
Kendimi düşlerimi
Affediyorum
Tükettiğimiz kalın duvarlar içindeydi yavşak kucaklar
Sınır ötesi bir katliam altındaydık
Bunu bilen duvarların içindeki ölü yüzlerdi
Paketlenmiş bir geleceği taşıyorduk tren raylarına
İçinde ne olduğunu bilmeden yaşamak
Kaç zamandır yasak sevdalara kayıyor yüreğim
Yine kimi görüyor gözlerin
Derin bir denize açılacak
Dalacak gibi görünüyorsun
Küs olmuş sanki ruhun aşka
Niye arkanı dönmüyorsun?
Doğalı 24 yıl oldu
Hala anlamış değilsin soyutluğu
Damarlarına girmemiş
Kötülük kavramı
Oysa hayat
Kötülükle endekslenmiş bir borsa
Alıp gitsem diyorum şu başımı
Nerelere sığdırsam, nerelere vursam
Sığdıracak ne bir gerçek kaldı
Vuracak nede bir dağ
Dünyada kalmadı bir yer
Mutluluk;
Senin gülen yüzünde
Mutluluk;
Dudaklarından çıkan iki kelimede
Mutluluk;
Bakışlarındaki anlamlı cümlelerinde
Yüreğimi kayıp bir şehrin başkentinde bırakıp gidiyorum..
Hiç gitmek gelmiyor içimden ama
Anlıyorum ki ben gitmiyorum.
Bedenim belki ama
Ruhum hep dizlerinin dibinde.
Kalbinde kocaman bir delik,
Ve sen kalbini gizliyorsun,
Yanık bir hal var yüzünde,
Utanma duygusumu vurdu yüzüne,
Karmaşık bir elmi dolandı göğsüne
Nedendir bu isyan
Neden bu gitmeler
Bu yokuş, bu tırmanış
Beynim kemiriyor kalbimi
Sen hala ordasın
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!