Adam'da bir ağız bir mide,bir anüs.
Bir de sallanmış penis..
Vucudunda dört organ,
Dört organla dolaştı,
Rakı içti, sevişti
Velhsıl dört organla
Gitgide yoğunlaşıyor mana..
Gittikçe güzelleşen bir şeyler var!
O yaşanmışlar,
O yaşanan herşey..
O olurlar olmazlar yani.!
Sanki yaşanmalıydı tüm bunlar
İçinde bir gül mü burkuldu
Ruhunda ekşiyen bir menekşe mi var! ..
Yaklaş uzaklara..
Kaçtıkça çoğalsada yalnızlığın
Gülün derlene
Menekşen kokana dek..
Aklın girmediği her şey
Bir sakat çocuk gibi..
Ne mi şey?
Şey var ya şey;
Şey işin,
Şey aşkın..
Herkezin bir odası vardır,
sesleri vardır kulaklarında.
Gölgeleri vardır aşina sıcaklıklarla..
Benimde odalarım oldu seslerle dolu.
Eksildiler zamanlarda birer birer
Çoğaldılar kimi zaman
Sevmek;
Bir tebessüm yaratabilmektir günlere.
Ve de
sessiz bomboş yollarda
yüzünde hergele bir sırıtkanlıkla
bisikletinin çıngırağını
Ondört Aralık yetmişaltı
Üç Temmuz yetmişsekiz..
Bir kır kahvesinde seninle
Şimdi son kez beraberiz..
Ve sen...
'Var' olmak, bir yerlerde...
Geçip giderken bir kalıcı'selam'bırakıp da gidebilmek...
Odalarda 'var' olmak. Masalarda, mekan´larda, koltuklarda, yollarda, yaşamda. Albümlerde. Kalpler de. Gönüllerde 'var'olmak..
Bir hoş seda olmak kubbelerde...
Ha evet o...Yaşarken 'var'dı. 'Var'olarak yaşadı. Öldüğünde de 'var'dı. Öldükten çok sonra da 'var' oldu...'
Hani vardır ya şu meşhur bilgisayar bozan soru, günlük hayatta da çekirdek gibi kullandığımız: 'Ne var ne yok...'
Bir akşamdı madam Liza,
Bitmiş bir yaz'a,
kapanırken panjurlarınız
o şirin Türkçenizle komşunuza
'mutlu yıllar' diliyordunuz.
Bense bir şişelik melankolisinde şarabın
Acıyı da sever mi insan?
Doğru! Sevemez ama;
Sevmeli derim hani,
takılıp kalacağına toy hazlara..
Biraz kahırlı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!