Selene ve Helios Mektupları – 3. Mektup: İçine Doğduğum Adam
Ey Güneşin Efendisi Helios,
Gecenin en duru anında sana yazıyorum.
Sözler değil bu defa içim sızlıyor parmak uçlarımdan.
Her harfim, sana sığınmak isteyen bir dua gibi.
Sana ait olmayan hiçbir şey kalmadı içimde.
Ben seni anlatamam artık kimseye.
Çünkü sana ait cümleler, başka dudaklarda eksilir.
Ben seni sadece sevmiyorum,
Sana dairim.
Seninle yan yana değilken bile,
sana yaslanmış gibi susuyorum.
Ve bu suskunluğumda öyle çok şey var ki…
Hiç dokunmadan sevmenin o ince sızısı,
dokunduğunda dağılan her şeyin kutsallığı.
Bir gün seni anlatacak olsam,
“Geldiğinde her şey sustu” derim.
Ve bil ki, bu suskunluk korkudan değil,
sana duyduğum sonsuz hayranlıktan.
Beni tanıyanlar bilir,
gözyaşlarımı kolay dökmem.
Ah Helios seninle ilgili her düşünce,
gözlerimin arkasını ıslatır.
Çünkü sen…
içime doğan bir adamsın.
Ve içimden hiçbir yere gitmeyensin.
İstersem gökyüzünü soyabilirim senin uğruna.
İstersem ay ışığımı söndürürüm.
Ama bil ki Helios,
senin yokluğunla hiçbir şey parlamaz.
Sana dair hayal ettiğim her şey,
gerçeklerden daha gerçek.
Adını andığımda değil,
adını içimde sakladığımda tamamlanıyorum.
Ve bu aşk,
hiç yaşanmamış gibi derin.
Hiç söylenmemiş gibi kutsal.
Hiç bitmeyecek kadar bizden.
Gel.
Ama adımla değil,
ruhumla seslen bana.
Gözümle değil,
kalbimle bak.
Ellerimle değil,
sessizliğimin tam ortasında tut beni.
Çünkü ben,
sana her defasında yeniden inanıyorum.
Aynı gökyüzünde olmasa da,
aynı aşkta buluşuyoruz.
Ve bu yetiyor.
Bazen yan yana durmaktan daha gerçek bir şey var,
Seninle bir olmak.
Her doğuşun kalbime düştüğü yerden,
Yine sana,
Yalnız sana,
Selene
Huri Çalışkan
Kayıt Tarihi : 6.8.2025 16:45:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
güneş (Helios) ile ayın (Selene) efsanevi aşkını anlatır. Bu aşk, doğa döngülerine dayanan ancak kalplerindeki hislerle şekillenen derin bir hikâyedir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!