Küçük yaşta yollara düşmüş bir çocuktu,
Daha üç-dört yaşlarında ya vardı ya yoktu,
Hayatının önünü kesmişti savaş bendi,
Bu yaşta kimliksiz bir garip göçmendi.
Bilmediği bir yaban elde, anlamadığı bir dilde.
Bir yudum hayat çok görülmüştü gittiği her ilde.
SULTANIM
Yıldızlar gibi parlar, sultanımın ela gözleri,
Misk-i amber kokar, siyah zülüfleri,
Yüreğimi dağlar peykan tir bakışları,
Semadaki hilal gibi gerilmiş yay kaşları.
İÇİMDEKİ SIZI
Gecenin karanlığında indim sahile,
Bir ben vardım bir de ahşap bir iskele,
Benim gibi yalnızdı mavi derya
Uzanıp yaslandım bir kayaya,
ISSIZLIK
Geceleri, sadece gökyüzündeki yıldızlarla dertleşirsin,
Aradığın kadını, ayın parlaklığında hayal edersin,
Sabah olduğunda, başında kızgın bir güneş bulursun,
Ne dertleştiğin yıldızları bulursun,
Açtım yelkenlerimi uzandım uzaklara,
Kaçtım yol aldım uzak ıssız adalara.
Kuşlar, kelebekler gelsin diyarıma,
Artık hiç kimseyi almam yanıma.
Artık bir ben varım bir de mavi gökler,
Sıcak bir yaz günü çıktım yola,
İçimde yanan bu sıcak sevdayla,
Kucakladı beni yemyeşil bir yayla,
Bu gece yanına varsaydım dolunayla.
Sarmıştı her yeri kır çiçekleri,
AHH BİR BAĞIRSAM
Gurbet ellerde harap oldu gençliğim,
El kapısında soldu hayat çiçeğim,
Gökyüzünde yandı kül oldu güneşim,
Ahh, bir bağırsam, sesimi duyursam.
Beklemek, boş ve anlamsız bakışlarla,
Bazen gözlerden süzülen yaşlarla,
Bin bir umutla beklemek,
Ve bekledikçe,
Boş ve uzun yolları gözlemek,
Her gelen simayı uzun uzun süzmek.
MESAJLIK ŞİİRLER—E
16
Gönlümde sana bir gül bahçesi yetiştiriyorum,
Her baktığımda içinde seni görmek istiyorum,
Nazlı yarim, keşke uzatmasaydım sana ellerimi,
Keşke bir başkasına verseydim gözlerimi,
Derin bir denizde boğdun umutlarımı,
Hep boşta bıraktın sana uzanan kollarımı,
Keşke çıkarıp avuçlarına bıraksaydım yüreğimi,




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!