Henüz duyulmamışken bir vapur düdüğü
ve hiçbir martı takılmamışken daha peşine
erkenden uyandı bir güzel genç kız
imgeleriyle tarihler evvelinden
babaannesinin düşlerine.
Yüzünü yıkadı, saçlarını ıslattı
okşadı asırlık sandığın oymalarını
birer birer açıp kokladı eski zamanları
özenle kapatılmış satenden bohçaları
ve buldu sonunda aradığını
bir kasnakta yarım kalmış aşktı
motifleri gibi kanaviçenin;
i ki yakası bir araya gelmedik
s ırları surları kadar uzak sulara
t ut ki denizsin akşamdan sabaha
a şk nedir bilir misin deniz olmayla?
n asıl bir şehri şahanesin ki sen en gözdesin?
b ilemezsin elbet ermez aklın başka aşklara
u fkunda ne güneşler batar, kavuşmak yok coğrafyanda
l akin aşkın ta kendisisin sen farkında olmasan da...
Penceresini açıp kız şöyle bir baktı şehre
gözünü aldı bir balığın pulu güneşten önce
balığın ise hopladı yüreği kızı görünce.
Avluların şadırvanlarından su içiyordu kuşlar
üç beş sabırsız güvercin havalandı ilkin
ve uyandı İstanbul her yerinden ezan seslerine
rahatladı ve esnedi ulu çınarlar fısıldaştılar sevinçle
bütün kuşlar kanatlanıverdiler pırrrrrrr diye özgürce....
Kayıt Tarihi : 30.4.2005 00:56:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (5)