Sen ki; Bedir savaşının Arslan’ı
Sen ki; bu milletin bahtiyar yanı
Bir düğüne gider gibi gidişin
Mazbatan göğsüne takıldı peşin
Senin yüceliğin söze sığar mı?
Sensiz bu vatana güneş doğar mı?
Kahpe namlulara göğsünü gerdin
Memleket uğruna canını verdin
Erenlerden aldın müjdeli haber
Cennettesin hak nebiyle beraber
Bana dava, sana kefen Albayrak
Sarsın yüreğine bizi bu toprak
Senin destanını yazar her kalem
Evliyalar sana duruyor selam
Ey şehidim himmet eyle bizlere
Bu hoyrat can kurban olsun sizlere
Haydi, bre şehit kalk doğrul yine
Yurdunun kanını emiyor kene
O keneye hesap soracak sensin
Çünkü sen; tarihsin, imansın, dinsin
Bazen Çanakkale, bazen Sakarya
Hani sular sonsuzluğa akar ya
Sende öyle sonsuzluğa akmıştın
Anzak askerine kurşun sıkmıştın
Sen yurdunu kurtarmıştın ateşten
Hainden, zalimden ve de kalleşten
Zaferlerin gün gün bir destan oldu
Emanetin bize gülistan oldu
Sen bayramlar edip bizleri yaktın
Bu kutsal davayı bize bıraktın
Vatan aşkı gösterişle ölçülmez
Hep o mana; ÇANAKKALE geçilmez
Gönüllerde türkü türkü namesin
Hiç bir gafil sana öldü demesin
Sen gönlümüzdesin bizim ey şehit
Buna tüm âlemi yaradan şahit
19 Mayıs 2006-İstanbul
Kul Seymani
Ömer KaraKayıt Tarihi : 29.5.2014 14:54:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!