Gecenin zifiri karanlığından
Aldın saçlarını fidan boylu kız
Ok gibi kirpikler, yay gibi kaşlar
Saldın saçlarını fidan boylu kız
Sıcaklığın güneş, teninse bir kar
Gözlerim doluydu elveda derken
Dönüp de bakmadın veda ederken
Beni yalnız bırakıp da giderken
Hiç mi düşünmedin canım sevgilim
İşte sen o zaman dünyamı yıktın
Ey gökyüzündeki sarı yıldızlar
Sana yetişmeme ne kadar kaldı
Bir yıldız kayınca yüreğim sızlar
Yine birisinin devranı döndü
Akşamın güneşi vurur camlara
Yine garip gönlüm dalar gamlara
Oturup derdimi yazsam kumlara
Belki bir cümlesi seviyor çıkar
Sanki fallar tesellimiz oluyor
Sen de benim gibi sevdalı mısın
Bülbülün konduğu gül dalı mısın
Yoksa çiçeklerin kralı mısın
Çiğ düşmüş de yaprakların ıslanmış
Lale, mor menekşe kıskanır seni
Ne zaman bir yaprak düşse dalından
Bir şeyler eksilir benim ömrümden
Bunca yıllar çok şeyleri gördümde
Şimdi kızlarımla çok mutluyum ben
İki çocuğumla oldım can cana
Nerden sevdim seni can-ı gönülden
Durmadan geçerdin kapım önünden
Bilmeden içmişim aşkın gölünden
Sen buna değmezsin ancak anladım
Çaba göstermedin kavuşmamıza
Seni hala ne çok göresim varmış
Bir şey söyleyemem bundan ziyade
Günden güne büyüyen bu aşk ile
Hala seviyorum dünden ziyade
Keşke senin bedeninde can olsam
Aşık mısın, gel de otur karşıma
Bağlamanın tellerine vur hele
Gözünün ucuyla bak da yüzüme
Bir de benim dertlerimi bil hele
Kula aşık değil Hakk'ka aşığım
Gitme güzel, gitme kal benim için
Asma suratını gül benim için
Derdime bir çare bul benim için
Bırakıp gidersen yaşayamam ben
Sanki ömrüm arttı seni gördüm de
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!