Çocuktum…
Denizler aşmak gelirdi içimden
Issız adalarda kaybolmak
Üç dilek hakkı kullanmak isterdim
Kâğıttan gemiler yaptım uğruna
Sokaktan akan yağmur sularına saldım
Gittin,
Ardından yüzlerce gözü yaşlara boğarak…
Hep bir umut var derlerdi, olmadı bu sefer,
Bize siz kalın dedin, kaldık.
Sensiz…
Bunca medeniyetin yükü sırtında,
Denizlerin hala etrafında,
Gözlerim hala bulutlarda ki gözlerinde,
Ağla bir daha,
Hayatımın diğer adı; İstanbul.
Her şey başlayıp biterken
En sonlarda yürüyüp
Dizlerinin üzerine çök
Gözlerini bir anlığına kapat
Farzet ki sözler tükendi
Ulaşmak istediğin her amaç
İçinde,
Bir damla gözyaşından ibaret aşklar
Aşkın bir damlasından da beter
Ruhunda saklanan yüzlerde var
Hazmedilmeyi isteyen acı hislerde
Belki bir gün
Şafak serinliğinden önce
Eylül daha gelmeden
Kış soğuğunun henüz çatlatmadığı
O narin ellerinle sararsın bedenimi…
Bilmek;
Onu öğrenmiş olmak.
Gelmek;
Ona yakınlaşmak.
Gitmek;
Ona gelmek.
Olmayan şehirler geliyor gözümün önüne
Korkuyorum ansızın
Yıldızlar aydınlatıyor yine yolumu
Ay bile gelmemiş bugün mesaiye
Ordaydım biliyorum rüyamda
Senin yanında
Sen bana su ol yeter,
İçinde zehir bile olsa; ben içmesini bilirim
Sen bana yol ol yeter,
Denizin üstünde bile olsan; ben geçmesini bilirim
Sen benim ol yeter,
Gerçek körü bile olsan; ben sevmesini bilirim
Bir sabah uyandığında
Yüzündeki tebessüm benim olacak
Kalkıp yaktığım sigara kadar efkârlı
Doğduğun ilk gün kadar anlamlı
Olmadığım yaşamlarda beni arayacaksın belki
Belki yasaklandığım şehirlerde
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!