'Soyut insanlar görüyorum
artık somut duygularımda hissettiğim', demiş
aynı şair...
...Üstünkörü sevgiler
işlenmemiş karakterler farkediyorum
yüzeysel algılayışlar tanımlıyorken
erketede kolaçan ederek etrafı…
Tutulmamış sözler yakaladığım hemen yanıbaşımda…
Sarhoş bakarken hayat, alaycı bir tavırla
adam olmamış insanlar, yaşanmamış hayatlar yaşıyorum
kalın kafalılar ruhunda…
Saati olmayan günler, ay olmamış haftalar...
yıllarsız yüzyıllar sayıyorum
parmaklarımla sadece...abaküsüm olmadan
Koşmaz, özürlü atletler antrene ederken
rota bilmez kaptanlara kılavuz aranıyor
dalgaların belirlediği meçhullerde
Nice çırpınan mahlukatlar
yardım eli uzansın diye bekler
yaşam okyanusunun kulvarlarında
nefes yolunun eşiği, tükenmişlik uçurumunun kenarında...
Katledilmiş yeşilden sarı sayfalar okuyorum, iş arayan
çeki hesapları yaparken oduncuda ben ve Fukara hanım
Av peşinde avcılar, hiç avlanamamış hayvanlar biliyorum
ormanda pusuya yatmış, öylece bekler
Acılı, aç, körpecik yürekler...
Sütü kesik analardan bahsediliyor Afrika'da
parazitler... Somali Radyosu’nda!
Ağzına değin şehvet dolu
dişi içkiler
şuh bakışlı ruhu boş bardaklar içiyorum
bir fahişe koynunda, 'Laleli Düşmüşler Otel'de
Carşafı terlememiş yataklar, baş değmemiş yastıklar
çizilmemiş resimler, rutubetten kabarmış duvarlar
biliyorum evimde
Tozlanmamış çizmeler, iliklenmemiş paltolar...
Portmantoda bekler
Kuru ve mosmor dudaklar, bakmayan görmeler...
sarmayan kollar var bedenimde
istemediğim!
Ruhu sönmüş volkan misali;
baş kaldırmamış, isyan etmemiş erkeklikler...
Tohum atılmamış tarla misali
med-cezir nedir bilmez
yarıklar elliyorum...birleştirirken yap-bozları
birşeyleri oturtamıyorum yerliyerine
koyamıyorum!
Kokuşmuş, deneysel kadavralar
kobay, cılkı çıkmış yumurta hayatlar deniyorum
laboratuvar zihnimde...
....................
İnsanoğlu ne diye, nereye?
Kime diye?
Alice harikalar ülkesinde...
Kitap sayfaları içinde ben...
yeni diyarlara yükseliyor
terkediyorum buraları...
boşverdim Kitabι m'a...Canıma
okuyorum!
Aralık '01- Ocak '02
Yorgo DemirKayıt Tarihi : 21.3.2007 02:20:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Yorgo Demir](https://www.antoloji.com/i/siir/2007/03/21/sebeb-i-intihar.jpg)
yangında ilk kurtarılacakları ahşap dolaplara sıkıştırıp itfaiyecilerle yatıyorum inadına,
inadına soyunuyorum tanrının karşısında tüm elmalar zehirli belki ısırtırım diye,
İstanbul u en çok gece seviyorum,
kendimi doğururken kendi ellerimle
iki silik çığlık
iki kanlı katil oluyorum yaşımın hürmetine,
zihnimin laboratuvar yanında yeniden ayrıştırıyorum kadınlığımın kanı bozuk soyunu
bir tuhaf raslaşmadan bir kırmızı cumartesinden dem vuruyorum aklımın ritüel fırtınasına
erguvanlar
hangi kıyıya yakışır ki İstanbul dan başka
ben İstanbul u içime boşaltıyorum
ve inzal ...
TÜM YORUMLAR (1)