Yorgun sazımın telleri gibi ne avazım çıkıyor nede dilim çevriliyor bu aralar..
Düğümlenmiş çözümlenmiyor içimdeki buzullar.
Kavrulmuş yaz sıcaklığında, ne kadar da üşümüşüm farkına varılmadan.
Bir ize dönüşmüş dağ kadar sandığım adam...
Oysa telleri parmaklarıyla ötüren koca yürekli bir çocuktu...
Kristal camların en keskin uçlarında oturur, telleri ötürürdü bir zaman...
Suyla tanışmadan gitmek isterdi günahsızlar ülkesine...
Hep şarap içerdi su yerine...
Günahsızlar ülkesine, günahları arındıran suyu bulaştırmak istememesi hep bundandı...
Ne oldu da şimdi avazın duyulmuyor?
Çok güvendiğin teller mi ihanet etti yoksa çay yudumluğundaki zaman.?
16.03.2018
Abdulsamet İlginKayıt Tarihi : 16.3.2018 13:31:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!