Sayın Bakan Şiiri - Erdal Keskin

Erdal Keskin
80

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Sayın Bakan

“Olur mu hiç Sayın Bakanım? ”

ƒ “Ne olur mu? ”
ƒ
ƒ “Verdiğiniz talimatın ‘gerçekleşme ihtimali’ Sayın Bakanım”
ƒ
ƒ “Ne talimatı vermiştim? ”
ƒ
ƒ “’Eğitim Seferberliği’ talimatı. Eğitimi; alternatif kategorisine bile sokmaya tenezzül etmeyen belirli bir kesim için anlaşılabilir bir talimat, bu imkândan yoksun olanlar için ne kadar anlaşılabilir ki Sayın Bakanım? ”
ƒ
ƒ “Bir şeyler hissetmişimdir ve hissettiğim bu hisler, temsil etmeye çalıştığım halkımın büyük bir kısmının eksikliği olamaz mı sence?
ƒ
ƒ “Tabi ki olabilir Sayın Bakanım, ama biraz daha rasyonel olunması gerekmez mi sizce?

“ Ne gibi? ”

“Yani, biraz daha gerçekçi hisler hissetmek gibi…”

“Ne demek istiyorsun ki sen? ”

“Şeyyy… Sayın Bakanım! Ne biliyim eğitimin önemi her toplum için malumdur. Ama, ülke ekonomilerinin altyapısını sanayi, tarım vb. sektörler oluşturmaz mı? Öncelikle finansal açıdan bunların ele alınması gerekmez mi sizce? ”

“ Ho ho hohho…”

“Neden güldünüz Sayın Bakanım? ”

“Boş şeyler konuştun da ondan güldüm. Ho hoh hohh…”

“Neden Sayın Bakanım?

“Nedeni medeni yok, gülemem mi? Hem sen, bu sabah neden geç kaldın bakıyım?

“Ne demek Sayın Bakanım. Siz, nasıl arzu ederseniz gülersiniz. Evet, ben bu sabah istemeyerek geç kaldım. Arabamı çalıştıramadım, muhtemelen soğuklardan dolayı çalışmadı. Bende yürümeye karar verdim. Evden çıktıktan sonra trafik ışıklarında yeşil ışığın yanmasını beklerken, yaşlı bir kadın beliriverdi yanımda. Elinde bir kâğıt vardı ve ‘Evladım bu kâğıtta bir adres yazıyor. Benim okum yazmam yok. Bu adres nerede? ’ diye sordu bana. Bende, teyzeye yardımcı olabilmek adına elimden geleni yapmaya çalıştım ama epey de zaman kaybettim. Dolayısıyla da görevime geç kaldım”

“O zaman, biraz önce söylediklerime hak veriyor olmalısın”

“Anlamadım Sayın Bakanım! ”

“Senin bugün işine geç kalman, bazı işleri aksattı. Bu ülkede senin gibi o kadar az insan var ki; onlar da maalesef senin gibi ülkenin gelişimine olumsuz katkıda bulunmak zorunda kalıyorlar”

“Nasıl Sayın Bakanım?

“Şöyle! Bugün, senin yerinde bir fabrikada çalışan işçi de olabilirdi.
Ve
O’da senin gibi işine geç kalırdı
Dolayısıyla
Ülke ekonomisine olumsuz katkıda bulunmuş olurdu.
Düşünsene
Senin bugün yaşadığını her gün yaşayanların sayısını?
Birkaç yüz kişi bile olsa, ekonomideki o günkü olumsuzluğun temelinde ‘eğitim’ sorununun olduğunu.
‘Ekonomi’ budur işte”
Başını kaldır da bak? ”

“Nereye Sayın Bakanım?

“Güneye! Güneye! İnsanlar, yıllarca yatırım yapmışlar. Yaptıkları yatırımların temelinde, senin biraz önce söylediğin şeyler var... Ama şu an, bırak senin söylediğin şeyleri, görünürde bir ülke bile yok. Kurulması yüzyıllar sürmüş bir ülkenin varlığı birkaç yılda son buldu. Sence neden?

“Bilemem Sayın Bakanım, Sizce neden? ”

“Onu; bende bilemem ama senin söylediğin şu yatırımların ne kadar boş olduğu, açıkça görünüyor.

Ben;
Bu ülkenin bir bakanıyım
Ve
Asla ve asla kaybolmayacak bir şeyleri yaratmak zorundayım.”

“Ne gibi, Sayın Bakanım? ”

“’Eğitim’ gibi”

“Eğitim hiç mi kaybolmaz ki peki? Küçücük bir bomba parçası, bütün minik bedenleri alıp götürür. Bu ülkede eğitim ne kadar kalıcı olabilir ki Sayın Bakanım? ”

“Evet!
Alıp götürür
Ama
Şunu unutma
Bir ihtimal
Götüremediği bir kişi olacaktır
Ve o bir kişi
Nesil üstüne nesiller yaratacaktır
Ve
Asla ve asla kaybolmayacaktır”
Ho ho hohhh…”

“Haklısınız Sayın Bakanım! Hi hih hihh... Ayrıca, çok mutlu oldum. Bir şiir patlatsam olur mu Sayın Bakanım? ”

“Patlat bakalım! Şiirse ‘Orhan Veli’, şarkı türkü dersen ‘Ahmet KAYA’ isterim.”

“Şiir, Sayın Bakanım
Ve ‘Orhan Veli’

“Hangi şiiri? ”

“Anlatamıyorum”

“Hayır, Bana ‘zeval’ şiirini oku”

“Olur, Sayın Bakanım! ”

“Örtüldü hafızanın örtüsü
Tasalarımın bittiği yerde
Yükseliyor şimdi perde perde
"Geri gelen saadet" türküsü

Devri tamam oldu pervanenin
Gökten bir beklediğim kalmadı
Tükendi artık içimde tadı
Yıldızlı küreler düşünmenin

Ne çıkar karsıma çıksa ecel
Bu boşluk ondan daha mı iyi?
Başka bir âlemden beklediği
Olmayan kula zeval ne güzel!

Beklememek beter beklemeden
Geldi yolunu gözlediğim yar
Al bu başı sen artık ey rüzgâr
Ve sus artık, sus artık ey beden!

“Okudum Sayın Bakanım!
Neden bu kadar çok seversiniz Orhan Veli üstadımızı?

“Bilmem
Sorduğun bu sorunun cevabı
Bu şiirinin son dörtlüğünde gizli olabilir sanırım…”


Erdal KESKİN - 07 Şubat 2015

Erdal Keskin
Kayıt Tarihi : 7.2.2015 19:33:00
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Erdal Keskin