-
Tarihlerde takılmayın,evveli atanız yokmu?
Ona nasip eyleyen var, hesabınızda bu yok mu?
İyi anla iyi dinle onun hesabı yok senle
Kirlenmemiş zihinlerle, ATAmızı anmak çok mu?
..
Dizginlendi coşkun Fırat,
Su görmemiş birçok surat,
Sevgi – saygı yok itimat,
Bu ne haldır söyle Dünya?
..
Yıl ikibin on altı, günlerden Bir Mayıs,
İzmir Gündoğdu meydanındayız…
Nicelik üzerine yapılmış tüm hesaplar
Niteliğe gelince eksiğimizi unutamayız.
Alışkanlıklar erdemin efendisi olunca
İşkence aletine de saygı duyulurmuş,
..
Seni her anışımda beni arardın. Saatlerce dertleşirdik. Gecelerin yalnızlığını, yıldızların sessizliğini bozardık. Gönül kapılarını sonuna kadar açar, en derin, en kuytu köşelerini el ele gezerdik. Saygı denizinin en derinliklerinde o muhteşem hayal dünyasını beraber yaşardık. Duyguların yağmur olup yağdığı gecelerde iliklerimize kadar ıslanıp, o en tatlı yağmur damlalarıyla üşür, beraber ısınırdık. İsteklerimizin el ele tutuşup, her güzelliği yakaladığı anda elini çekiverdin benden. İlk önce kendime gelemedim. İçimde bin bir acı bin bir feryat vardı. Şimdi anlıyorum, ölmüşüm ben. Beni yaşarken öldürmüşsün. Hayattayken ateşler içine atmışsın. Saadetler içindeyken, mesut iken şimdi acılar içindeyim. Eriyorum, bitiyorum. Hiçbir şeye bir anlam veremiyorum. Bir zamanlar beni yanından ayırmazken şimdi köşe bucak kaçıyorsun. Derinden bakınca gözlerine, başını çeviriyorsun. Elini tutacakken elini çekiyorsun. Ben bunun adını koyamadım. Sen ne dersen de. Bu kadar güzellikten sonra, o mutlu hayal dünyamıza girecekken uzaklaştın benden. Duygularım o kadar karışık ki bazen yağmur, bazen dolu bazen kar gibi yağıyor. Bazen de kor olup dünyamı yakıyor, yıkıyor, yerle bir ediyor! ! !
Alevler içindeyim kaçış yerim yok. Tüm hayallerim suya düştü. Gönül bahçemde güller soldu. Biçare gönlüm şimdi sadece bekliyor, ümitsizce bekliyor…
..
Sevdayı boşuna arıyoruz biz
Kadir kıymet düşmüş, bilinmez olmuş
İnsanlık tükenmiş, çehresi solmuş
Sabır özden taşmış, kin ile dolmuş
Sevdayı boşuna arıyoruz biz
..
Haksızlığın hüküm sürdüğü yerde;
Saygı, sevgi, medeniyet kör olur.
Hükmedenler yanmışa kar bilir de,
Kör adalet alev alev kor olur.
..
İnsanlara hizmetin tek yolu siyasetmiş?
Sanırsın ki; Ülkede hizmet alanı bitmiş?
Saygı, sevgi, mertlik de güzel hizmettir ama
Kokuşmuş siyasetler hepsini berbat etmiş.
..
Benim diyen zat, öne çıksın insanım diye
Saygı ile sevgi nedir, söyleniyor sor ne diye
Sınırlı sorumlu ilişki bizler içindir
Saygı büyük, sevgi yaşça küçükler içindir.
Aileden başlayan bir serüvendir hayat
Okul ile devam etsin, ahlaktır hayat
..
Daima sevdim, yaşadıkça da sevmeden vazgeçmeyeceğim,
Yüreğinde sevgi fidanlarını aşk ve şevk ile yetiştirenleri.
Daima saygı duydum, saygı duymaya da devam edeceğim,
Kardeşlik,dostluk tohumlarını gönül tarlalarına serpenleri.
Daima gönül kapım ardına kadar açık ve de açık kalacak,
Girmek isteyenler zahmetsiz hemen girsinler diye.
..
Dilin uzun görgün kısa,
Al dilini vur makasa…
Biraz sevgi az da saygı,
Girme komşu derde - yasa…
..
Böylesine bir aşka saygı duymalısın Sevdem
Ferhat kim şirin kim mecnun da kimin nesi
Bir yağmur tanesi olsam alnına düşsem
Dindirsem gönlündeki bu amansız ateşi
..
Sevgiyi üretin büyüsün sevgi,
Saygıyı yüceltin yürüsün saygı,
Güveni çoğaltın azalsın kaygı,
Doğruluk öz olsun boş kalsın yargı...
..
Ne ben seçtim,anamı babamı
Ne bildim benden doğanı
Hazır buldum rızkımı
Fırsat buldukça taş üstüne taş koydum
Kimse kimseyi sevmek zorunda değil
..
Çocuk sevgiyle beslenir
Şefkatle büyür giderek
Yaşlı bilgiyle süslenir
Ondan faydalanmak gerek.
Yaşlıya kıymet vermeli
Herkes bizden bekler bunu.
..
Leyla Usta kaleminden yirmi yıldır özgün şiirler damıtıyor. Yürekten dökülen halis şiirler…
Ve elinizdeki ilk şiir kitabı; KIRIK CÜMLELER…
Şiirleri sevgi duyarak okuyacağınıza inanıyorum. KIRIK CÜMLELER’in merkezinde insan, yaşam, sevgi, doğa, hüzün, aşk, dostluk temalarını yerleştirdiği görülür. Sevgi, aşk, dost, doğanın yer ettiği bir yürekte elbette de öfkeye, nefrete yer vermedi, bu duyguları da içinde barındırmadı.
Şair’in yürek atışı olarak gördüğü şiir; şairinde aynasıdır. Ona göre şiir; doğum ve ölüm arasında bir ömür gibidir.
Şairde sevgi ve ümit olmalı ki mısralarda da heyecan ve direnç kendini göstersin. Bu bakımdan şairin umudu ve direnciyle de hayata tutunanlara bir çağrıdır. Bu çağrıda insan hayatta severek tutunmalıdır, özlemelidir, el uzatmalıdır, paylaşmalıdır, gözyaşı dökmelidir. Bu duygular ruhu besler, bedeni ayakta tutar. Sevgi, saygı, hoşgörü ve mutlaka da umut... Bu nedenle de şiirlerde toplumsal bir bakış açısı görülür. Toplum ve fert ilişkisine yönelişi insan hayatının sevgiyle, fedakârca, tutunulmaması, saygı duyarak yaklaşımda bulunulmaması nedeniyle yaklaşır.
..
VE KÜÇÜK DAĞLARI
Ve küçük dağları yarattım diyebilmek için
Önce bir ağaç dikmek gerek.
Baba ana oldum diyebilmek için
Bir sevgili bulmak gerek.
Bir sevgili buldum diyebilmek için
..
Vakıf, sevginin sembolü
İnsanlık dolu fazilet yolu
En güzel sosyal hizmet
Vakfa hizmet, halka hizmet
Vakıf, iyiliklerin en güzeli
Canlıya şefkat, ölüye rahmet vesilesi
..
Kardelenlerin özlemidir güneşle buluşmak
Güzelliktir insana şayan-ı art ile yaşamak
Usta eller marifeti eserlerine saygı duymak
Tarih resmeder hayatı onurdur Türkoğlu olmak
Asil duyguların sahibi adaletin kamil mürşidi
Gökteki on iki yıldızın babası Yakup sülalesi
..
Solgun denizlerin ortasındayım
Baktım ki gökyüzü mavi değil
İçime ısıtan Güneş yok
Beni bekliyor kapkaranlık geceler
Ben ise şafak sayıyorum
Güneşin ilk ışıklarını görebilmek için
İçimde fırtınalar kopuyor ama
..
1 Mayıs, emek ve dayanışma günü
1886 yılına kadar gider kökü
Geçmişi acı ve kanla dolu
1 Mayıs artık mutlu ve huzurlu
1 Mayıs, barış ve kardeşlik günü
İşçinin alın terinin gücü
..