Sayfalara Düsen Satirlardan 2

Yaşadığı kişiliğin içine sığmayan kabulsüzlük, kendinde barınamadığı ilkiden sonra hep yanlışa adım atan ve toplumuna dünyasına da sığamayan kaygan kaypak çöl ve çorak sıkışmış kalmış her şekil bela çözümsüzlük sorun ve sıkıntı barındıran cenderede içine sığmadığı kent toplum ve dünyasını sürekli kenara yığınak mahal izdihamıyla tanımlanabilir anlamlı olmayan duyarlı yerleşik hayattan yoksun tutunamamazlığa saplanıp tıkandığıyla sonunu bulur.

Yerden kopup kök toprak kütükten azıp saparak en yükseğe ulaşmak için çakılıp dikilen kule hayatlar zindanında her yeri görünen cehennemin dibidir etrafındaki tüm sosyal siyasal ekonomik ve kültürel yıkıntıları merkezine taşıyarak bataklaşan kentler. İçinde kaybolup kendini dn yadını toplumunu ve insanlığını bir daha hiç bulamayan esaret unsuruysa çıkmaz döksün da her şeyi kayıp dönüşü olmayan zehirli bozuk çarpık kirli gürültülü bina trafik yalnızlık ve cadde korkuluğudur insan.

Çünkü yılın sadece belli günlerini abartıp kutsayıp öneme sayan gerçek dışı yaşam profili, sadece dengesi tutturuldukça kap kalın örtü duvar ve perdeler arkasından hortlaklasına kendini göstermeye fırsatı tanınmış tören şov şenlik tertip tezgah kurgu gırgır tantana şamata ambalajlı tüm akıl fikir bellek bilinç irade algı yorum mantık sorgulama zenginliğinden yoksun sosyolojik oluşum gelişimler dengesini hiçe sayıp piyangodan büyük ikramiyeyi kesin vuracağı garantisine vaadler gibi bir günde yahut bir anda dünyayı başkalaştırıp değiştireceğine büyü ve sihir dağıtan insanlığın ölü gömütü ve hayatın en kenar çorak uzak yeridir.

Dolayısıyla büyük kentleri etrafından boşalmış insan göçü erozyonlarını kopup sürüklenip yıkılıp gelen haliyle tüm sorunlarıyla beraber katlayıp çoğaltan akıbeti bilinmez çözümsüz yenilerini ekleyerek çekip biriktiren olgu ve oluşumların altından kalkacağı iş değildir huzurlu istikrarlı kalkınmış gelişmiş hak ödev ve özgürlükler temelinde sosyal hayat kurup bilinçli sorumlu insan ilişkilerini yapılandırmak. Bunun için dengeli düzeyli akıllı becerikli liyakatli bilgili tecrübeli ilgili deneyimli doğup büyüyen her şeyi zamanın doğal akılına ve gelişmesine yayarak herhangi bir sorumsuzluk art niyet entrika kumpas kanca kıskaç hile dolap dümen çalım ketenpere ihmal ihanet gütmeksizin ve hiç bir hantallaşma ur kambur çarpıklık çirkeflik harabesine imkan ve meydan vermeksizin yavaş usul sakin kaidesi kanunu kuralına göre ağırdan ve taşıyabileceği zamana mekana doğaya topluma eşit orantılarla etkin somut ve sorumlu yaklaşan hassasiyeti gerektirir.

Sadece işine kim neresi nasıl geliyorsa orda o vakit zuhur edip dilediği icabı istiflenmeyi ekde ettikten sonra kirişi en sağlam kenara çekerek mahkuk cinsi kıyıdan köleden sürüklenerek tüm diğer zamanını sanki hayatında hiç yok gibicesine ruhsuz cansız coşkusuz sinnek hin sünepe zındık dürzü fırsatçı kalıp ve karanlıklarla değil , somut yoğun yerleşik katılımcılığı esas; ve kendine özgün samimiyeti önemlidir insanın yaşadığı hayatı ne denli etkin, yerli yerince, değerli, inanılır ve dengeli düzeyde karşılığını görüp bulduğuna dair. Bunun için kararlı bilgili ilgili deneyimli sorgulayıp sorumluluk alabilen hak aidiyet ve yükümlülükler rehberliğinde seçkin tercih yaklaşımını sürekli ilkesel ölçüye kıstas koymalıdır. Çünkü insanın sınırlı bilgisi ve sonsuz duygu düşünce istek arzu hayallerini akıl vicdan mantık eleyip süzenleyenleriyle farkına varması gereken şey , bütün vadeli ve biten son buluşlar aradında en kıymetli şeyidir kendine armağan olmuş yaşam ömrü . Bu yüzden her insanın zaten yorucu üzücü ezici yıpratıcı kaç göç telaş dayatma dert sorun uğraş kaygı endişe günlük gündemlerinde en çok ihtiyaç duyduğu şey gereksiz dedi kodu fitne yalan dolan sığlık iğretilik kof laçka içeriksizlik ve sayısız çöp değersizi saygınlığı olmayan tüm anlamsız niteliksiz saçma sapan ilişkilerden önemle sıyrılıp uzak durarak kendine ayıracak ilgi zaman ve yakınlığı öncelikli kılması gerekir. Katılımcılıktaki ifade karşılığını bulması gereken maksat, etkin ve faal hayır dediğine direnci duruşu davranışı aklı inancı tavrı öngörüsü bilgisi ısrarı sağlam irade tutarlılığında bulunurken, yine kişiliğinde karakterleşmiş insan erdemliliğiyle onaylayıp takdir ettiği sevgi saygı cesaret paylaşım dayanışma onur güven samimiyet hoşgörü çoğaltıp artıran oluş bitişleri ortak yaşamın vazgeçilmezlerinden bilip inanması gerekir.

Bir çakılı çivi de benim olsun bu mezarı eşik deşik tabutta veya bir dişli kırıntısı da ben olayım bu ünlü formatlı kişiyi özel imtiyazlı ve pahalı kılarak fotokopileştirip büyüten bozuk çarkta imi tümüyle, ölü yaşamdan hisse koparma derdine düşerek hiç değilse yanlıştan da olsa öğreneceği hiç bir çıkarımları veya deneyim bilgeliği edinemediği mantık akıl vicdan yol yön ihtiyat özgürlük özgüven niteliğinde saygın ve davranış bütünlüğü olmayan hata tekrarlarına ısrarla, dallamalığın abuk subuğu yiyim içim gezim tozum yalpa yamuk densiz dengesizlik sığlığına takılıp teşkilatlaşır askıda arızada kalan hayat.

Kuyusu derinleşen zifir kalabalık karanlık zindan dibe düştükçe veya ulaşılmaz erişilmez zirveye soytarılaştırılıp oturdukça rahat ferah geniş güvenli yeryüzünden uzak, ortası meydanı yurdu yerleşkesi olmayan kıyasıya ilişkisiz topraksız dünyasız kopukluğun yalnızlığını yitikliğini darlığını kıtlığını kimsesizliğini kilitlenir kapanır insan.

Böylesi topyekun yoklukta en sıradan şeyler kişiler oluş bitişler bile hayati muhtaçlığın aciz batak bitik sorunlarını örer donatır. Ulaşılmaz olan herşeye uzak zavallı çaresiz sorunlar dibi ve zirvesinde kayıp bir yerdi insan hayat toplum ve dünya. Bu yüzden sorunlarla kıskıvrak boğulmuş batmış bitmiş çevrilmiş kışkırtılmış zehir zindan edilmiş insanın beklentisi yığınlaştığı sorunlar kadar yüksek tutulur. Piyangodan umut gibi veya bir günde çözümsüzlüğe iflasını ilan ettiği hayatını bambaşka olacağına dair beklentisini en yüksekte tutarak, kendi züğürt fakat yılbaşı doğum günü sevgililer günü gibi gibi şaşalı tantanalı törenli tüm yaşam enerjisini yoz kültürle boşaltıp harcayan haciz ihtişamını takınmış giyinmiş süslenmiş düğün tören eğlencesine hiç eksik kalmayarak soyan sömürenlerin sahtesine taklitçilik imrenir.

Çünkü karşı konulamaz ihtiyacı doyurma ve yerine getirme gereksinimidir sosyal yaşama duyulan niyet arzu istek cazibe çekicilik tutku ve özlem. Dışa vuramadığı veya karşılığı denge değerini bulamadığı vakit tıkanır pörsür söner içe kapanır orda biriken tüm hastalıklı sağlıksız sorunlu belalı iltihaplı tıkanmış toplanmış bütün yük ve birikintilerini ağırlaşıp taşıyamadığı yerden patlayıp tepkisel duyarlılıkla açığa çıkartamıyorsa eğer, yüz surat boy pos şekil kalıp kostüm bürünüp değiştirerek uğradığı tecavüz talan ve tarumarın taşıyıcı tüketiciliğini kabullenir.
Yani kişinin kendinde sağlayıcı etkin yetkin kararlı iradeli özgür ve özgün ilgisi algısı idrakı ifadesi anlamı değeri varlığı bilinci belleği duygusu bağı aidiyeti ağırlığı inancı güvenci karşılığı ve gerçekliği yoksa, hep imrenip özendiği durum biçim vaziyetlere hafifleşip yeğnileşen hikaye çarşı bazar güruh cadde sokak sunum sergi afiş çevre fors hırs furya gösterim kişilik karakter bozuğu yüz çehre madde ve marka aranıp kıvranır.

Toplumunu kafaya alarak öznesi yüklemi anlamı tanısı içeriği kavraması çıkarımı olmayan yapısıyla , harama yolsuza hırsıza haine hayduta hizmetli zimmetli bozuk sistemin yedek aksam parçası ve asli kadrolu rol üstlenicisi şahsi çıkar önceliğine herşeyin üstünde ve önünde tutan satılık kiralık vadelerle sanat müzik sağlık gıda moda ulaşım eğitim mimari bu beklenti eksik gediğini kışkırtıp kamçılamanın afyon araç gereci oldu.

Neredeyse Yeni Dünya Yüzyıllarına kök salmış kokuşmuş çürümüşlüğü içinde barındıran; fakat hayatında barınacak hiçbir toplumsal değer dünya ve ilişkisi kalmamış olan vadesi yitik tedavülden kalkmışlığın kendine dolaştıkça kilitlendiği açıktan açıpa hortlayıp püskürerek tüm sosyal yıkılmış çürümüşlüğünü ( hiç görüşesi dili ilgisi insncı samimiyeti sohbeti olmadığı halde çeyrek altın takıp takmadığını kameradan inceleyip küsen nispetli yarışlı altından kalkılamayan külfetinde sosyetik düğünler veya her çeşit dinsiz imansız haltı karıştırdığı halde takkeyi türbanı gördünler için kimseye kaptırmayan cami cömaatçiliği gibi ) asıl yürürlükte olan gerçeğin heryeri herkese esasta nasıl ve ne şekil dönüm dolaşımı varsa olduğu gibi görünüşteki fotaya hadi ordan yalnız ıssız ilişkisiz hakikatini ' hadi ordan ' banında kendi kendinin yüzüne tükürterek dışa vurumuydu günü gündemi korku kilit maske mesafe ve yasaklar kıskacıyla köpürtülüp vitrinlenen Korona .

Aralik 20