Kentlerin yorgun omuzlarına basa basa
Beldelerin rüyasını arzulardım koşaradım
Çehremin nefretini taşıyamazdınız oysa
Hummalı bir ölüm olur dudaklarınızda adım
Evet ırmakların yalnızlığı yakışırdı bana
Issızlığımla kaplanır sanki cümle âlem
Yalnız boğuk bir tiksinti düşer kalabalıkların payına
Ruhumu bir an olsun ruhunuzdan çeksem
Sizlere vaat ettiğim bir tanrısal zakkum
Ve göklerden yayılan ağu dolu is
Ellerimin şefkatini sizlere çok görüyorum
Müstahak olan sizlere bulantı dolu sis
Oysa bir kristal parıltısıyla yürürdüm geceye
Defnelerin inceliği aklıma bile gelmezdi
Çünkü sözlerimdi geceye en büyük hediye
Dağlardan ve rüzgârdan kalbiniz bihaberdi
Kentlerin albenisi umurumda değil artık
Savrulan bir gül yaprağı gibi gitsem uzaklara
Ve kalbiniz, yakası açılmamış aydınlık…
Hayır hayır, yalnızca çok kullanılmış bir mavra
2022 EYLÜL
Kayıt Tarihi : 17.9.2022 21:01:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!