bir aşk var şimdi sapa sağlam ayakta
kılıcı elinde çevirmiş yüreğimi savaş meydanına
can özleri sıçramış her yere parça parça
bir akasma gibi sarılışının yanında
savaş kanıyla sulanmış aşk ak çiçekli göz alıcı
bir de ayak izleri var terkederken bıraktığı
keskin atmaca gözleriyle salınır
..
Savaş gemisi...
Heybetli,denizleri yaran,
Sonu jilet olmak olsa da,gözümüzü dolduran...
Karaların eksik olduğu yerde dev gibi dikilen,
Vurduğunu deviren...
İçinde insan olan,içinde mermi,top,gülle olan...
Kimi rüzgardan haz alan,kimi pervanesine kuvvet...
..
İsiyan bence bahanedir dur demez
Savaş koymuş adı bunun silinmez
Ölecek demişse mutlak ölecek
Yaşamak kolaymı sırada çok var
Devletler karıştı bu son mu bilmem
Nufus çokmuş azaltacak diyormuş
..
Akortsuz bir yaşam savaş sürüyor
Kaç kez dedim kaç kez ben bir ölümüm
Elinde baltasıyla ben bir Celladım
Yıpranmış bir aşıktı hançerlenmişti
Paslı bir hançerdi yüreğinde ki
Al bir mendildi şu koynundaki
..
Duygu yüklü kervanlarla
Nereye gidersin güzelim,
Gitme yaban ellerine
Orada savaş var,
Dedelerinin kanıyla sulanmış topraklada
Yine kan ve barut kokusu var,
Gitme güzelim orada SAVAŞ var.
..
YENİ ROMA VE İSLAM DÜNYASI
Yeni Roma İslam dünyasına gizli ve açık bir savaş başlatmıştır. Yeni Roma eskisinden daha planlı bir şekilde düşman bildiği İslam dünyası için organize olmuş bir vaziyette savaş açmıştır. Bu savaş İslamın yayıldığı yıllardan bu yana sürmektedir.
Kendi aralarındaki çıkar çatışmalarına dinler arası diyalog çalışmalarıyla son vermiş, İslam alemine karşı top yekun bir savaş açmıştır. Bu savaş büyük bir savaştır, iki dünyadan biri yok oluncaya dek sürecektir. Geçmişte kapitalist ve komünist bloklara ayrılan Hristiyan alemi İslam toplumlarının dirilişi karşısında birleşme yoluna gitmiş, güç birliği yapmıştır.
Bu güç birliğidir ki bu gün İslam dünyasının geçmişte iki blok arasındaki bölünmüşlüğünü daha fazla artırmıştır. Böl, parçala, yok et teorisiyle İslam dünyası güçsüzleştirilmiştir. İslam dünyası Yeni Romanın böl, parçala, yok et teorisinin de ötesinde birbiriyle savaştır sloganıyla iç savaşlara sürüklenmektedir.
Önce İran devrimi desteklenerek Şia bayrağı güçlü bir savunucuya kavuşturulmuş, sonra ırak parçalanarak İran’ın yayılmacı siyasetine terk edilmiştir. Şimdiyse Yemen’e kadar uzanan bir Şia kuşağı tamamlanmaktadır. Bu kuşak Suriye’nin parçalanmasıyla yıldızına kavuşmuştur. Bu karışık ortamda yıllar önce Afganistan’da konuşlandırılan El-Kaide örgütü bu bölgede uç vermiş, taşeron Işid örgütüyle ehl-i Sünnet camiası Harici akımın kollarına atılmıştır.
İran’la savaştırılamayan Türkiye parçalanmak istemiş, Arap baharıyla bütün Arap devletleri korkunç bir iç karışıklığa, kaosa mahkum edilmiştir.
..
Sırların ötesinde sır olanlar yatıyor
Bir huzur ülkesinde tüllenir nefesleri
Bir damla yaş,huşu içinde savaş
Onların derdi bize dair elemleri
..
Sevmek sevilmek varken neden bitmez bu savaş
Niçin özlem önüne geçmelere çalışmak
Kahrolmak yaşam boyu başkalarını üzmek
Neden aşklar içinde varken mutlu yaşamak
..
şafağı zorlayan
yoldaş
kaçırdın uykularını
ondandır bu
korku
ondandır bu
telaş
..
TERÖR VE SAVAŞ ÜLKESİ
43.
Hz. İsa’dan önce üçüncü bin yıldan kalmış
Uzakta değil yanı başımızda bir ülke var
Harabe, hayalet, terkedilmiş
..
susturun silahları ne olur artık
dünyada savaşlar olmasın
barış güvercinleri uçsun artık
dünyada savaşlar olmasın
kanla sulanmış ortadoğu
barut kokuyor güneydoğu
..
Yaradanın,yaratacağı yaratılmış son savaştı
Suyun akışı,denizden karaya doğru olmuştu
Ölmeye hazır ve nazır bir milletin son nakışı
Çanakkale içinde,insanlar sel oldu,aktı kan
Dünyanın en güçlü orduları kanlarda boğuldu
Karaya akan deniz,Türk olup,kalbi silah oldu
..
YOKMUDUR İNSANLIK
Kan gölüne döndü, vay Ortadoğu
Ağlıyor çocuklar, bu nasıl vicdan
Gözüm de yaş akar, gözlerim buğu
Savaş isteyenler, döküyorlar kan
..
İkinci Büyük Savaş’tan hemen sonra
Dinginlik içindeydi dünya,
Süt dökmüş kediler gibiydi insanlar
Pişmandılar çok yönden
Perişandılar
Ama yine de mutluydular bir bakıma,
Zira dünyayı paylaşma davalarından arınmış
..
Yalnız senin sesin damlıyor kapkaranlıklara
Çarparak uzun kılıcını vuruyor ıslak taşlara
Bu yağmurlar sade senin o saçlarını ıslatır
Bu savaş senin savaşın anlayamazlar seni
Sıkışmış ve susmuş sesin bağlıyor ellerini
Bir pencere bile açamıyorsun aydınlık güne
..
Kimi padişahtır kimi olmuş kadı
Siyah beyaz hep kardeş değilmi
Zengin fakir bir dirde insandır adı
Ayrımcılık yapanlar kalleş degili
Ademle havadan olmadıkmı hepimiz
Allah ayrı yaratmamışdır da tekimiz
..
çizgi üzeri
var-yok oluş arası
tan kızılında
kan boyalı ortalık
ölümle korku
kan ve cesetler dolu
..
Yalan söylemiyor halkı yönetenler
Hep ‘’Küçük Amerika olacağız! ’’ dediler
Hepsi büyük şirketlerden hisseler edindiler
Sokaklarda işsiz ve aç dolaşan gençlere
Amerikan bayraklı tişörtler giydirdiler
Şimdi çok kazandırmak için şirketlerine
Savaş çığırtkanlığında öne geçtiler…
..
SAVAŞ
Bir aşk değil savaş sanki
Ben sevda sözleriyle donattım ordularımı
Sense sudan bahanelerle ördün kalenin surlarını
Her saldırışımda savunma yaptın
Attığım her adımı geri adımla karşıladın
..
SAVAŞ ÇOCUKLARI
Parlak gözükse de bugünün yarınları
Karanlıktı dünyanın açılıp kapanan çağları
Her çağ yüzlerce savaşla
Her yeni dönem;
Milyonlarca hayat kaybıyla başlıyordu
..