Şaşırtma Oynu Gibi / Sanki

sanki ağıt yakıp ağlayan vakit
laf nakit hırlar nakit soygun nakit
yürek yanıyorluk havası sabit
şaşkınlığı şaşırtma oynu gibi

baksan yanlış bulmak kolay mı kolay
doğru kimin neyine laf ninanay
hem bir seyrini gör olay mı olay
şaşkınlığı şaşırtma oynu sanki

bir hal ki utan yutan da ağlıyor
pusuda niyet fırsat aranıyor
kaşımaya hem bit de boşaltıyor
şaşkınlığı şaşırtma oynu gibi

düşman da zaten düşman yaratıyor
zora dayayıp aklanayım diyor
yapıyormuşluğa azman doğuyor
şaşkınlığı şaşırtma oynu sanki

bilgi yeniyi savunuya zorlar
bilgiçliği ya keyfi kullanırlar
ya az kaderine ortak kalırlar
şaşkınlığı şaşırtma oynu gibi

ne çok fazileti varmış benliğin
hayrı kime şerri neye denliğin
ruhsuz emeği ile donuk yüreğin
şaşkınlığı şaşırtma oynu sanki

kavuğun hakkı hakkına kurulu
lafı sözü mert emeği durulu
kim söyler ne dinler niye sunulu
şaşkınlığı şaşırtma oynu gibi

Mayıs 2007

Lafım bitti sözüm tükettim hak ile
Vaktidir hesaplaşmaya kendimle
Hak elbet gidecek kendi yoluna
Sohbetin çarkına çomak mı gerek

Fakir fukara çırpınır bir çare
Feri alıp derece amacına
Kükremeye masal mı ağzımızda
Biçenek çarkına tokmak mı gerek

Şaşırtı dinlensin hele koynumda
Ne bağı /nerede /kim hangi ağda
Şu çağ sesi ki çocuk feryadında
Kişiler çarkında boğmak mı gerek

Vatan varlığı ve bütünlüğüne aşk duymak
Millet bütünlüğü denilen uygarlık saymak
Evren birliği uzlaşıya örnek sanatı olmak
Bu yola hangi bilinçle çıkılır bir de bilmek