Aşk elinden sürdüm hep hem sefa hem cefayı,
Istırap oldu garip gönlüme düşen payı,
Mevla’m aşkla yaratmış, dünya, güneş ve ay’ı;
Gönlümüze ne güneş ne de ay baki kaldı,
Kırılınca kadehler, ne mey, ne saki kaldı...
Sıralanırdı dostlar verdiğim ikramlara,
Kayboldu cümlesi de gönül düşünce dara,
Sıra sana da gelir, hayat benzer kumara;
Yaşanan mazi oldu, yarın afakî kaldı,
Saçlara ak düşünce, yalnızlık baki kaldı…
Eğlenir şimdi gönül, ıssız sokak başında,
Kedim bile karnını doyurma telaşında,
Gezdiğim şu gurbetin toprağında, taşında;
İzlerimiz silindi, renklerim haki kaldı,
Şarkılarımız sustu, şiirler baki kaldı…
Sığınırdı gemiler gönül denen limana,
Ömür hicranla doldu, yar gelmedi imana,
Son bir sözüm daha var dinlersen benden sana;
İçimde sevgi için bir yer illaki kaldı,
Gidenler çok ağladı, gülüşüm baki kaldı…
Murat Nail Güney İstanbul
17 Şubat 2011 saat: 00.57
Kayıt Tarihi : 17.2.2011 02:33:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!