Şarkı Şiiri - Yorumlar

Şeyh Galib
16

ŞİİR


209

TAKİPÇİ

Fâriğ olmam eylesen yüz bin cefâ sevdim seni
Böyle yazmış alnıma kilk-î kazâ sevdim seni
Ben bu sözden dönmezem devreyledikçe nûh-felek
Şâhid olsun aşkıma arz u semâ sevdim seni

Yüzbin cefâ etsen vazgeçmem, sevdim seni.
Kaza ve kader kalemi alnıma böyle yazmış; sevdim seni.

Tamamını Oku
  • Cihat Şahin
    Cihat Şahin 03.01.2022 - 09:51

    Daha onca ayetle Kur'anda beyan edilen semanın/göğün yedi kat olduğu gerçeğini ve aşk'ın sevmekte haddi aşmak ve sevgide ifrat etmek manasına geldiğini ve de Allah'ın hiç bir konuda haddi aşanı asla sevmediğini, dahası: sevginin ayette ve hadis de hub ve muhabbet olarak ifade edildiğini bile bilmeyen, dolayısıyla da bu mevzularda mecnunlara( aşırı sevgiden aklını uçuran delilere) hayranlık duyup rahmetler okuyan bir adamdan nasıl şeyh olmuş ve bir şeyh nasıl olmuş da yazdığı saçma sapan şeylerle kalbur üstü bir şair sayılmış anlayamadım doğrusu?

    Cevap Yaz
  • Kılıç Ali
    Kılıç Ali 03.01.2022 - 08:34

    gökler yedi kat olsa gerek
    8 9 hangileridir ki?

    Cevap Yaz
    İsmail Hakkı Naganlu

    Evet Sidretül Münteha Kuran'da adı geçen, salik'in ilminin ve amelinin sona erdiği 7. kat Ancak şu da var ki. " Üzerinize sapasağlam Yedi Gök bina eyledik. Oraya parlak bir kandil yerleştirdik " Buradaki kandil terimini yıldızlar olarak kabul ediyoruz. Ki keza " En yakın göğü` her asi şeytandan koruyarak yıldız donanmalarıyla donattık " bahsi bunun delilidir. Bundan sonrası da var tabii ki. Ancak canlı mahlukatın olmadığı yer. Orayı bilen ademin olacağını sanmam.

  • Perihan Pehlivan
    Perihan Pehlivan 12.05.2020 - 17:47

    sevgi ne yücedir bilene. Rahmetle anıyoruz

    Cevap Yaz
  • Nazır Çiftçi
    Nazır Çiftçi 26.10.2017 - 09:15

    Önce Şiire rahmet dilerim. Bu şiiri Türkçeleştiren Kıymetli Hikmet Çiftçi kardeşime sonsuz teşekkür ederim.Bu vesileyle şiiri severek okudum. güne düşen en güzel sevgi şiiriydi.

    Cevap Yaz
  • Deniz Ercivan
    Deniz Ercivan 26.10.2017 - 00:45

    I dont no
    I_am_ from
    German
    :)

    her neyse işte ya
    kurulcuğum
    daha anlaşılır deyom
    bu divan dili oluyor
    herhalde:)

    Cevap Yaz
  • Hikmet Çiftçi
    Hikmet Çiftçi 26.02.2014 - 23:42

    İSMİYLE MÜSEMMA

    İsimler bile kişinin kişiliğini yansıtmada büyük rol oynamakta. Denildiği üzere ismiyle mütenasip bir sanat anlayışına sahip, Şeyh Galip de…
    Pek çok güzel esere imza atmış.
    18. yüzyılın en önde gelen divan şairlerinden.
    Şiirlerinin çoğunda tasavvuf veya tasavvufa yöneliş vardır.
    Bu şiirde bile yaptığı benzetmelerde, tasvirlerde hem ustalık var, hem de ustaca tasavvufa geçiş görülmekte.

    YORUM - AÇIKLAMA

    Şarkı

    Fâriğ olmam eylesen yüz bin cefâ sevdim seni
    Böyle yazmış alnıma kilk-i kazâ sevdim seni
    Ben bu sözden dönmezem devr eyledikçe nüh felek
    Şâhid olsun aşkıma arz u semâ sevdim seni

    Seni sevdim, yüz bin defa cefa etsen senden vazgeçmem
    Böyle yazmış alnıma kader kalemi, sevmek kaderim, sevdim
    Döndükçe bu dünya, dokuz katlı bu felek, ben sözümden dönmem
    Aşkıma yer ve gök şahit olsun, seni sevdim.

    *
    Bend-i peyvend-i dilim ebrû-yı gaddârındadır
    Rişte-i cem’iyyetim zülf-i siyeh-kârındadır
    Hastayım ümmîd-i sıhhat çeşm-i bîmârındadır
    Bir devâsız derde oldum mübtelâ sevdim seni

    Gaddar kaşların, kavuşmak isteyen gönlümü düğüm düğüm bağlamıştır.
    Benim günahıma giren, senin siyah saçlarındır. Gönlüm, siyah saçlarının günaha düşüren iplikleriyle düğüm düğüm olmuş, çözülmez haldedir.
    Çaresizliğimin tek çaresi, sağlığa kavuşmamın tek yolu, yine senin beni hasta eden o tutkulu, aşk dolu bakışların olacaktır. Sevgilini ilgisi aşığa dermandır.
    Sadece seni sevdim ve sadece senin müptelan oldum. Çaresizliğim, derdime derman bulamayışım bu yüzdendir.
    Sevgiliye kavuşamamak, derdine deva bulamamak demektir.

    Bu dörtlükte özellikle çok farklı ve çok sanatkârane tasvirlere yer verilmiş.
    İlk dizede, “ebru-yı gaddar” tamlamasında hem “kavisli kaş”, hem de ebru sanatına işaret vardır. Renklerden oluşmuş büklüm büklüm, düğüm düğüm çizgiler de kast edilmiştir. Günaha sokan siyah saçları, gönlüne bağ olmuş tuzak gibi, çözülmez düğümler atmış. Ebru sanatının o ihtişamlı çizgilerine işaret vardır.
    Asıl suçlu, işte onu bu şekle sokan güzeldir.
    Ayrıca kavisli kaşlar, ok gibi kirpikleri fırlatan yay gibidir.
    Saçlar tuzak, kaşlar yay, kirpikler ok…
    Hepsi ebru sanatında oluşturulabilecek muhteşem bir görsellik gibi sevgilinin ay yüzünde mevcuttur.

    Şeyh Galip, böylesi yeniliklerle, farklı tasvirlerle divan şiirine yeni bir anlayış getirmiştir.

    *

    Ey hilâl-ebrû dilin meyli sanadır doğrusu
    Sûy-i mihrâba nigâhım kec-edâdır doğrusu
    Râ kaşından inhirâf etsem riyâdır doğrusu
    Yâ savâb olmuş veya olmuş hatâ sevdim seni

    Ey hilal kaşlım, doğrusu gönlümün meyli sanadır.
    Mihrap yönüne bakışım, tavır olarak doğruluk sayılmaz.
    Güneş tanrısını andıran kaşından, gözünden bakışlarımı ayırıp başka tarafa bakmadım desem, bu da çok doğru olmaz.
    Ha sevap (doğru) olmuş, ha günah (hata) olmuş, ne fark eder, sevdim seni.

    Divan şairleri genellikle sevgilinin yüzüne, endamına, nezaketine hayrandırlar. Bunlar üzerine yazarlar. Burada ise sadece sevgilinin hilal kaşına, Ra tanrısı gibi gün yüzüne değil, endamını güzelleştiren mihrap misali duran güzel vücuduna, sinesine de fettanca, biraz da iç geçirerek, şuhça baktığı görülmekte.
    Yönünü mihraba dönmüş bile olsa, bakışları farklı yönleredir, şeklinde de değerlendirmek doğru olur.
    Kıble’ye dönüp ibadet ediyormuş gibi davranıyor görünmek…
    Günahı da, sevabı da bana. Çünkü seni sevdim.

    *
    Bî-gubârım hasret-i hattınla hâk olsam yine
    Sıhhatim rûh-i lebindendir helâk olsam yine
    Tîğ-i gamzenden kesilmem çâk çâk olsam yine
    Hâsılı beyhûde cevr etme bana sevdim seni

    Kavuşamadığım hasretinle zaten toprak olmuş, toz olmuş zerrelere dönüşmüşüm.
    Yine helak olsam da, yok olacağımı bilsem de benim sağlığım, hastalığımın dermanı dudaklarının özündedir.
    Dudaklarda ab-ı hayat vardır. Can suyu, insanın özü, ruhu vardır. Yılan ısırığı öldürür, zehire panzehiri çare olur. Bunun için öldüren de sevgili, dirilten de sevgilidir.
    Gamze kılıcınla kesilmem, parça parça olsam da. Gönlüm yaralanmış olsa da aşkınla, beni yaralayan gamzelerinin kılıcı değildir.
    Ne yaparsan yap, senin cevrin, cefan değil, aşkındır beni perişan eden, hasretindir yaralayan, öldüren.

    *
    Gâlib-i dîvâneyim Ferhâd u Mecnûn’a salâ
    Yüz çevirmem olsa dünya bir yana ben bir yana
    Şem’ine pervâneyim pervâ ne lâzımdır bana
    Anlasın bîgâne bilsin âşinâ sevdim seni

    Ferhat ve Mecnun’un belalısı aşk gibi ben de aşkın divanesi Galip’im.
    Dünya bir yana sen bir yana. Senden (sevdamdan) yüz çevirmem.
    Mum’una (mum ışığına) pervaneyim. Çekinmek, korkmak bana lazım değil. Kelebekler gibi aşkında korkusuzca yanarım.
    Yabancı da, dost ve tanıdık da anlasın, bilsin ki, seni sevdim.

    Şeyh Galip

    ***
    Zaman aralıklarında yorumlamaya ve açıklamaya çalıştım.
    Hatalarımız düzeltile ve hoş görüle.

    Hikmet Çiftçi
    26 Şubat 2014

    “GERÇEK DOSTLAR BİRLİĞİ”

    Cevap Yaz
  • Mustafa Şahin
    Mustafa Şahin 26.02.2014 - 12:44

    Keşke,bugünün türkçesi ile de yazsaydınız 'daha güzel' olmaz mıydı? Kutluyorum 'seötikleri günün şiiri için' seçenleri.Saygı ve sevgilerimle.

    Cevap Yaz
  • Mine Güneş
    Mine Güneş 26.02.2014 - 12:28

    Giydikleri âfitab-ı temmuz
    İçtikleri, şûle-i cihansûz.'

    Şeyh Galib (1757-1798)

    «Gündüz vakti elbisemiz, güneşin harareti; geceleyin yastığımız,
    yorganımız ise ay ışığıdır.» anlamına gelen ünlü beyti Hüsn ü Aşk'tan alınmadır.

    Şeyh Galib senden sonra köprülerin altından ne sular aktı...

    Cevap Yaz
  • Ramazan Adil Uysal
    Ramazan Adil Uysal 26.02.2014 - 00:21


    Dünya

    Anamın ömrü tarlada geçti
    Babamınki kahırla yoğruldu
    Ağam okumadığına pişman oldu sonradan
    Kardaşım da uçtu yuvadan, el oldu
    Ben garibi Çankırı'yı seçtim haritadan
    Ogün-bugün aynı çiledir ezberim
    Karac'oğlan karar kılar pınar başında
    Ben yüreğimde yareler, diyar diyar gezerim

    Talih yeli essin ne çıkar, beyhude kederim
    Bulunmaz derdime çare bilirim
    Sende de pek kalıcı değilim
    Göz açılır - kapanır giderim

    Hükmünü bildirince Yüce Mevlam
    Gelince selamın Ey Refik-ül Alam
    İçtiğim suyu yarım bardakta koyup
    Gönül kadehini kırar giderim

    Seni sana koyup ey yalan dünya
    Herdem sönmeye nazır şems-i mahına
    Elveda deyip bütün kahrına
    Gönül emanetini serip tabuta
    El-etek öpmeden senden göçerim

    15.7.97/Ezine



    Ramazan Adil Uysal

    Cevap Yaz

Bu şiir ile ilgili 19 tane yorum bulunmakta