Dudağımda bir kesik oynamasam geçecek.
Ama oynamadan duramam ki.
Dört duvar odam her gece uyuyamam.
Ama seni düşünmesem uyuyamam ki.
Ardıç ağaçları damlar toprağa sarı sarı.
Toprak ölür köklerine diri diri.
Can damarım kopar lime lime .
..
Seni benim kadar hiç kimse sevemiyecek...
Bir gün sen de düşeceksin sarı yaprak gibi!
'Allah'tan sonrasın...' hiç kimse diyemiyecek,
İçin kavrulup savrulup da gideceksin,
Hatıran bana, bir kürek sarı toprak gibi...
Açılan mezarıma dolup da gideceksin!
..
Gül yüzünde bulutlarımı ağlatma hiç,
Akarsularımı akıtma hiç gözünden.
Gül yüzünde ağaçlarımı budatma hiç,
Yerler gökler dönse sen dönme hiç sözünden...
...
Sarı sarı çiçeklerimi kopartma hiç,
Kuşlarımı salıverme sakın elinden.
..
Kara Kediler sizi gidi zibidiler, sizi gidi fırlatmalar, hırbolar, eğribodikler... Hep aramıza giriyorsunuz, aramızı bozmaya çalışıyorsunuz diğer insanlar ile... Bakın size siyah kedi demiyorum, yine kara kedi diyorum. Artık bunu iltifat olarak mı alırsınız yoksa başka bir şey olarak mı alırsınız bilemem? Hayır, besliyorum da siz kedileri, hem de o beyaz kedi imiş, şu sarı kedi imiş, bu kara kedi imiş demeden, ayırım yapmadan. Niye böyle yamuk yapıyorsunuz biz insanlara?
Kara Kediler, size sesleniyorum, size! İsteseniz de ailem ile aramı bozamayacaksınız, zaten onun için hiç uğraşmayın, oğluma, kızıma, eşime, anneme, babama, kardeşime küsmem için, ne kadar çaba harcasanız da çabalarınız boş. Sokaklarda dolaşın, dolaşmayın demiyorum. Hatta bir sağa bir sola hapishane voltası dahi atabilirsiniz iki üç kedi bir araya gelip, arabalardan fırsat bulur da ezilmez iseniz eğer... Çöpleri karıştırın, tabi ki karıştıracaksınız, çoğu zaman karnınız açtır, bulduğunuz fareleri yakalayın, acımayın, ensesine çökün, çökeceksiniz tabi ki ama benim ile sevdiklerimin arasına sakın gireyim demeyin. Girseniz de ben ve sevdiklerim hiç iplemiyoruz sizi bilesiniz...
..
gündüz kanatlı beyaz bir meleksin
gece şımarık sarı bir kedi.
senin bir günün öbür gününe
senin saatin saatine uyumuyor güzel.
moralin mi bozuk,
hadi acılar çektir bugün bana
gül eglen doya doya
..
Şöförünün adı
Galiba Hıdır,yolu bozuk
Bağırdık, ama duymadı
En sarı sendika sarısından da sarı,
Bir lambası var ki
Tepesinde, fırfır bir
O yana döner bir bu yana
..
Bir tarafta
Zamana
Terkedilmiş
Sarı Mercedes.
Diğer tarafta
Sahibini
..
Gözleri zümrüt yeşili, saçları başak sarısıydı,
İncecik uzun boylu, teni sütten arıydı...
Diye başladı anlatmaya annem,
Aymazlar Köyünün en güzel kızı
Sarı Ayşenin akla zarar hikâyesini...
Gök mavisi gözlerinde derin bir hüzün,
..
Birkaç gün geçmişti,
Sarı Ayşenin hazin hikâyesi üstünden...
Kız kardeşimin tavşan kanı çayını yudumlarken
Annem:
Gelin, hikâyemize devam edelim kaldığımız yerden! ..
Dedi...
Kısarak, düşüncelere dalmış gök mavisi gözlerini,
..
Aynaya bakıyorum
Kendimi değil,
Seni...
Seni görüyorum...
Elimde kalemim..,
İsmini yazıyor...
Dağlara..
..
Güz vakti..
İşte yine bir sonbahar geldi,
Düşler mevsimi sonbahar!
Eteklerinde sarı yapraklar,
Bacalarda tüten nazlı dumanlar,
Nemli ıslak kırlar ve aşıklarla dolu parklar...
..
Ben bir garip değirmenim
Yel eser,ben dönerim
İçimde var küllerim
Savrulur savrulur savrulur
Bir sarı kız yaktı beni
İçimdeki küllerim savrulur
..
Haylaz düşler biriktirdiğimiz bir ömrün sarı ovalarında seni bekliyorum
Acının sarnıcından doyumsuz sular fışkırıyor, dudaklarımda kuru elveda
Bir gülün tohumu daha bırakıyorum toprağa, gönlümde acılar göveriyor
Küflü yalnızlıklar dolaşıyor damarlarımda, göğsümde yoksul bir aşk üşüyor
İç içe girip kendi içimizdeki içlenişlerin dar geçitli vuslatlarından öz toplarız, kulaklarımızdaki yaşam ezgileri çınlarken. Gülücüklere özlemli yüreklerimizin öksüz kıyılarında mor düşünüşlerle demleniriz, göğsümüzdeki asil yamalıklar içten içe koparken. Çığlıklar yangın çıkarır ve her dalga o çığlığın içindeki nar-ı aşk yudumlara bölünerek içilir. Göz bilmese de, öz sarmasa da ruh tanır coşkusunu, ılık ılık bir rüzgâr geçişiyle çok uzaklara mutluluğun selamını götüren sevda selleri gibidir.
..
Besbelli aşıksın gözlerin nemli,
Belli ki yavuklun uzakta Haçça..
O zümrüt gözlerin öyle elemli,
Engin ufuklara bakmakta Haçça.
Bakışların dalgın, gözlerin dolu.
Umutla gözlersin karşı ki yolu.
..
Şair Fuzuli Caddesindeyim
Kaldırımda hazan yaprakları
Bir tanesine gözüm ilişti
Vişne çürüğü sarı
Damar damar yolları
Vişne çürüğü sarı
..
Köy evleri köy evleri
Kerpiçtendir köy evleri
Kışın kara gömülürler
Sarı renkli köy evleri
Saçağında kırlangıçlar
Çekik gözlü baykuşlar
..
Sonbaharda aşk
Ben geceden çıktım ışığı gördüm
Öyle Beyaz dı gözlerim kamaştı
Aklımı başımdan aldı yüreğimi de
Şimdi aşk için savaşıyorum sevgi için yaşıyorum
Hiç mi hiç kavga etmiyorum, yüzünü bile görmüyorum
..
şiirler şairlerin öksüz gönül tozudur
ne şair şiiri terk eder ne de gönül
öyle dokunaklı da değildir zaman zaman
içsel feryatları
kimi sırdır kimi sıradan hayatları
lakin içsel izdüşümüzde hayat kırıntıları
ve sarı sonbahardır
..
Konu:Mevsim,Sonbahar..
Boz bulanık aktı nehir
Bu son yaz sabahında
Karanfil'in boynu bükük
Sarı renkler yaprağında..
..
Kedilerimiz için özel odamız vardı,
Şahsımın odasıysa uç tarafta kalmıştı.
Dışarı çıksalar da az dolanacaklardı,
Ulaşabilmek için cama çıkacaklardı.
Rahat etmelerine zemin sıralanmıştı,
..