Adnan Deniz - Sarı Selim Şiiri - Antoloj ...

Adnan Deniz
1247

ŞİİR


11

TAKİPÇİ



Çocuktu, masallar dinleyerek büyüdü sarı selim. Bilgisayar, Tablet, internet. Tabi ki o zamanlar bu saydıklarımın hiç birisi yoktu. En popüleri radyoydu yaşadığı yerin. Siyah beyaz, tek kanallı televizyonlar sadece zenginlerde olurdu.
Akşamları hikâyeler anlatırdı dedesi selim gile. Hepsi dedesinin etrafına toplanırdı. Zaman nasıl geçerdi fark edilmez, bazen heyecanla bazen korkarak masallar dinlenirdi. Dedesi "Bir gece ırmağın kıyısına gitmiştim, birde ne göreyim! Sacları bellerine kadar inmiş, ayın aydınlığında par par parlayan çok güzel Bir kız görmeyeyim mi? Arkası dönüktü bana yüzünü dönünce ne göreyim! Burnu olmayan bir cindi bu! Hemen kaçtım oradan ama cin çarptı beni, aylarca kendime gelemedim diye de pekiştirme yaparak anlatmaya başlamaz mı? Selim ve kardeşleri nasılda korkudan birbirlerine sarılırdı. Ya selimin dayısı, “atlılar, tıkırtısı tatlılar. Sen bana küseleş, ben sana küseleş "diye öyküye başladığı zaman bütün yeğenlerin başkahramanları dayıları olurdu.
Pazar günleri sarı selim ve kardeşleri, ellerinde radyolarla maç dinleyen gençleri, oya işlerken arkası yarın dinleyen kızları görünce bir an önce büyümek isterler, yarınları iple çekerlerdi.
Bayram sabahlarındaki çocukluk heyecanını,
Şeker toplamayı, el öpmeyi, kurban eti dağıtmayı hiç unutamadı sarı selim.

Tamamını Oku