Sarhoşu kınıyorken, sarhoş olup gideriz,
Ayık gezmez birimiz, nice sarhoş güderiz,
Havrayı kiliseyi, biz meyhane ederiz,
-Soğan sarımsak kokar, caminin her köşesi,
-Dilleri peltek yapar, orada ezkarımız,
Baş döndüren vitrinler, bakan gözler erirken,
Kanaat iflas edip, şükürsüzlük gelirken,
Kadere isyanımız, densizlikler verirken,
-Bedenimiz meyhane, kafatası kasemiz,
-İhtiras şarabından, artıyor efkârımız.
Çoluk çocuk para pul, hele mal mülk sevdası,
Akılı baştan alan, birer mecnun Leyla’sı,
Sakisi şeytan olan, karı koca kavgası,
-Yuvaları yıkıyor, senlik benlik neşesi,
-Cehennemi meyhane, oluyor eyvanımız.
Günahlarımız bizi, sarhoş etmeye yeter,
İnsanın gaflet huyu, üzüm suyundan beter,
Kınama sarhoşluğuna, müptela birçok beşer,
-Ölü eti yemişçe, gıybet kokan nefesi
-Sendeleyip giderken, dağıtır etvarımız.
Ya ölendir içmeyen, ya da uykuya dalan,
İlk kadeh, uyanınca, gece küpteki kalan,
İnsandaki hazine, yazık edilmiş talan,
-Meyhaneye çevrilmiş, can kuşunun kafesi,
-Bu yüzden bitmiyor ya, ah ile efganımız.
Bu gerçekler ispatlı, yaralı boş söz etmez,
Bizi ayyaş edeni, saymaya rakam yetmez,
Adı başka meyhane, bade çeşidi bitmez,
-Şu yalancı dünyanın beş on günlük hevesi,
-Birer şarap fıçısı, edebi erkânımız,
06.02.2013…Mustafa Yaralı
Mustafa YaralıKayıt Tarihi : 7.2.2013 00:16:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!