Ay secde etmişken sudaki çehrene
Gece saplamış oklarını güneşe
Pervaneyim / kaçmak mümkün mü
Kokun inme indirmiş
Diner mi bağrımdaki secere?
Ceylan gibi vurduğun, figanlarım sedir altında
Ve hâlâ
Hârken
Bırak da
Bari
- Şarabına kanayım -
- Dolu heceler / leş kokan ağızlarda -
Utangaçlığım koltuğumun altında üşürken
Güneş toprağa küsmüş / gölgesini kaptı diye
Ruju taşmış yalanların / umurunda mı?
Yağmur olsam vadinde
Köşebaşlarına dokunsam
Tetikte bekleyen soluğu avlar mı?
Yanık tencere kazır gibi beyhude bu şehla kalıntılar
Elimdeki adres mahşerken / hangi ihbarcı şafakları karayım
Ve henüz
Balçıkken
En iyisi mi
Elindeki kutsal suyla
- Bensizliğe damayım -
- Eğilmeyen alın, rûkû narında -
Kipriklerime astığım, ihanet yanıklarının ilkindisinde
Masallarım üşüyor / ayaklarımı sal artık
Öldüreçeksen bekleme!
Yanardağ gibi durma / ucurum kenarlı aklımda
Martı gibi düşmüşüm gözlerindeki denize
Haziran can çekişiyor boğazımda
Sema CobanKayıt Tarihi : 28.1.2009 11:53:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!