SANAT ŞİİRLERİ

SANAT ŞİİRLERİ

Necdet Erem

Mahrukatçılık yapan Nazmi Taşkın’a ait odun deposunda çalışan Ferit Şaylan, kestiği odunun üzerinde insana benzer bir siluet görünce şaşırdı. İlçeye bağlı Yayla köyündeki orman sahasında kesilen kayın ağacının maktaındaki şekli görünce donup kaldığını söyleyen Şaylan, ilk kez böyle bir şey ile karşılaştığını belirtti.

Kayın ağacının dalını keserken gördüğü şekil için ’derviş’ görüntüsü yorumunu getiren Ferit Şaylan, bunu çevredekilere gösterdiğini onların da şaşkınlıklarını gizleyemediklerini anlattı. Orman Mühendisi Necdet Baran ise dalın kesici bir aletle yıllar önce zedelenip, enzim salgılamasından dolayı bu şeklin oluşmuş olabileceğini söyledi. (BİR DOST PAYLAŞIMI)




..

Devamını Oku
Cansın Erol

Sanat ve Sevgi Kalpten Kalbe Giden En Kısa Yoldur
Gönderen:Editör Tarih:Mayıs 14,2008



“Sanat ve aşk kalpten kalbe giden en kısa yoldur” diyen Şair ve söz yazarı Cansın Erol “Anılar ve Müzik-33’de” konuk oldu.
Kadıköy Belediyesi Gönüllü Merkezi ve Kasdav Müzik Gönüllüleri ev sahipliğinde, Nesibe Müsevitoğlu’nun yapım ve yönetiminde düzenlenen 33.programda dillerden düşmeyen nice şarkıda imzası olan Cansın Erol’un eserleri yorumlandı..
..

Devamını Oku
Ercan Akbay

Zaman içinde kaybolmuşuz
Belki zamanla bulunuruz
Biliriz ki görünmeyen bir şafakta
Parlamaktadır umudumuz......


ERCAN AKBAY
..

Devamını Oku
Suat Tutak

SÖKE’DE TİYATRO Hüseyin AKKAYA
O5. 05. 2004

Tiyatro, bir ülkenin eğitimi için en yararlı ve en etkin araçlardan biridir. Hatta en önemlisidir diyebiliriz.Ülkenin yüceldiğini ya da çöktüğünü gösteren bir barometredir. Duyarlı olan, doğru olan, doğru yönetilmiş bir tiyatro bir halkın duyarlılığını birkaç yıl içinde geliştirebilir buna karşılık, uçmaya yarayan kanatları at tırnağına dönüşmüş, yani soysuzlaşmış bir tiyatro bütün ulusu hantallaştırır ve uyuşturur demiştir, çağımızın büyük ozanı ve tiyatro adamı FEDERİCO GARCIA LORCA.
Söke’de Amatörce tiyatro çalışmaları 1982 yılında başlamıştır. O zamanın İlköğretim Müdür Yardımcısı Nevzat SEÇEN, Devlet Hastanesi Müdür Yardımcısı Hüseyin AKKAYA ve esnaftan camcılık yapan ORHAN KALAYCIOĞULLARI’ nın bir araya gelmesiyle, Amatör Tiyatro Topluluğu kurulmuştur. İlk oyunları Ali YÖRÜK’ ün ÇATALLI KÖY adlı oyununu birkaç ertelemeyle birlikte 4 Haziran 1983 tarihinde Ticaret Lisesi Ömer KOCAÖ-NER Salonu’nda sergilemişlerdir.Tiyatro Topluluğu 1982 yılında kurulmasına rağmen oyunu ancak 1,5 sene gibi uzun bir zamanda sahneye koyabilmişlerdir. Bunun da sebebi bürokratik engellemelerdi. O tarikte text inceleniyor, oynayanlar tek tek araştırılıyor ve ondan sonra izin veriliyordu. Oyun iki kez, zamanı belirlenip sahneleneceği sırada izin verilmemişti. Buna rağmen amatör ruhlu tiyatrocular inatla ve büyük bir kararlılıkla oyunun sergilenmesi için çaba harcamışlardır.
O günkü kadrodan şu anda aramızda olmayan ve hakkın rahmetine kavuşan 2 köylü rolünde Ramazan BEDİZ’ i rahmetle anıyoruz. Oyunu Hüseyin AKKAYA yönetti. Işık ve dekor işlerini M. Ali KARAYAĞIZ yaptı.
Topluluk ÇATALLI KÖY’ den sonra Cevat Fehmi BAŞKUT’ un GÖÇ adlı eserini sahneye koydu. Ticaret Lisesi Salonu’nda seyirci karşısına çıkan tiyatrocular GÖÇ ‘ de başarılarını bir kez daha tekrarladılar. Oynandığı tarih 27 Kasım 1983.
..

Devamını Oku
Hikmet Nazlı

Adına aşk denen sanat namına
On kez kullanılmış pis tuval oldun.
Başardın nihâyet düştün dillere
Her gece kutlanan festival oldun…

16.06.2008
Hasanoğlan
..

Devamını Oku
Sedat Demirkaya

Adam yaşama sevinci içinde
Masaya anahtarlarını koydu
Bakır kâseye çiçekleri koydu
Sütünü yumurtasını koydu
Pencereden gelen ışığı koydu
Bisiklet sesini çıkrık sesini
Ekmeğin havanın yumuşaklığını koydu
..

Devamını Oku
Hakkı Kaya

Noktaların buluşmasıyla
Renklerin arkadaşlığında
Kalıptan kağıda akarmış
Sanat mürekkebin rüyası
Yarenlik matbaa dünyası

Hakkı KAYA
..

Devamını Oku
Seyfi Karaca

Kuzulaga körpeye
Kaf dagina zümrüt ormana
Yön tutup yol veren cember carki cocuk
Uzatma…! Ariza cikarip degistirme konuyu saz söze
Söz sanata
Sanat hukuka
Hukuk kalbe
..

Devamını Oku
Gürkan Kaya

Sanatsever
Severken
Sanat
Eserini
Dokunurken
Yanağına
Büstün
..

Devamını Oku
Ahmet Sargın

Şairlerden Afyon çıkarması

Yozgatlı Şair ve Yazarlar, Afyonkarahisar’da yapılan kültür ve sanat etkinliğine adeta çıkarma yaptı. Afyonkarahisar Hilal Termal Otelde düzenlenen Hilal Termal Şiir Etkinliğine Yozgatlı şair ve yazarları temsilen Yozgat Şairler ve Yazarlar Derneği Başkanı Ahmet Sargın da katılarak etkinlikte Yozgat’ı temsil etti.

Afyon Gazlıgöl Hilal Termal Otelde gerçekleştirilen şiir etkinliğinde bir konuşma yapan gazeteci, şair, yazar Ahmet Sargın birlik ve beraberlik mesajları verdi ve son olaylarla ilgili sağ duyu çağrısında bulundu.

Sargın: “Cennet Vatan Anadolu da huzur ve güven içinde yaşıyoruz. Alevisiyle, Sünnisiyle, Kürdü,Türkü, Lazı ve Çerkeziyle hepimiz kardeşçe yaşıyoruz. Bu vatan hepimizin ortak yurdu, şehit kanlarıyla sulanmış olan bir vatandır. Olaylara ve taşkınlıklara karşı sağduyulu davranmalı, birbirimize kardeşçe yaklaşmalıyız. Çıkabilecek bir iç kargaşa birlik ve beraberliğimize zarar verir. Olaylara Sağduyu ile yaklaşmalı ve sükunet içinde olmak zorundayız” dedi.
..

Devamını Oku
Ahmet Sargın

BAŞKENT TE GÖRKEMLİ YOZGAT GECESİ

Ankara’da yaşayan Yozgatlılar, Etimesgut Yozgatlılar Derneği’nin düzenlediği “Şiir ve Müzik Dinletisi” programında bir araya geldi. Mevlana Kültür Merkezi’nde düzenlenen gecede, Yozgat’tan gelen şair ve müzisyenler sahne aldılar. Yerel yöneticiler, siyasiler ve bürokratların yoğun ilgi gösterdiği gecede konuklara Arabaşı ikram edildi; gece de şiirlerle, şarkılarla, türkülerle buram buram Yozgat havası yaşandı.

YOZGATLI SİYASİLERİN İLGİSİ FAZLAYDI

Etimesgut Yozgatlılar Derneği’nin Mevlana Kültür Merkezi’nde düzenlediği Arabaşı Gecesi Şiir ve Müzik Programı’na, Etimesgut’ta yaşayan Yozgatlılar’ın yanı sıra Başkent’te yaşayan Yozgatlılar da yoğun ilgi gösterdiler. Etimesgut Belediye Başkanı Enver Demirel’in yanı sıra MHP Ankara İl Başkanı Fatih Çetinkaya, Ak Parti Ankara İl Sekreteri Mustafa Başer, Ak Parti İlçe Başkanı Ali Doğan, MHP İlçe Başkanı Ali Metin ve CHP İlçe Başkanı Mehmet Yula, yönetim kurulu üyeleriyle birlikte gecede yer aldılar. Keçiören eski Belediye Başkanı Turgut Altınok ile Gazi Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Mustafa İlbaş’ın ve Yozgat Şairler Yazarlar Derneği Başkanı Gazeteci şair- yazar Ahmet Sargın’n da katıldığı gecede, konuklara Yozgat’ın meşhur Arabaşı çorbası ikram edildi.
..

Devamını Oku
İskender Pala

Zarafet kelimesinin içini doldurabilecek özellikler nelerdir? Acaba hiç düşündünüz mü, zarif insan kime denir?

Zarif kelimesi zarf kelimesi ile aynı köktendir. Zarf, 'içine bir şey konulan kap' anlamını taşır. Mektup zarfı gibi. O halde zarif insan da, 'içinde latif ve hoş şeyler bulunan kişi' anlamına gelecektir. Soru şu:
Zarafetin içini dolduran bu latif ve hoş seyler acaba nelerdir? ! ..

Zarif olmanın ilk şarti hiç şüphesiz nazik olmaktir. Nazik olmanin ilk şartı da hatayı kendinde aramak. Konfüçyüs, insaniyeti tanımlarken
'Kendine hakim olmak ve nezaketli olmak.' der. Bu bir bakıma zarafetin de
..

Devamını Oku
Durdu Şahin

“Ruhumuzla, idrakimizle ne kadar büyüğüz ve gene bu yüzden kaderi yenemediğimiz için ne kadar biçareyiz.” (s. 13)

“İnsiyaklarımızın emrinde bulunduğumuz zaman fert oluruz. Uzvî ahengi bozulan insan fert olur.” (s. 14)

“Cemiyet fikri işe karışınca kader trajedisi azalır.” (s.14)

“Tarih, sanat eserleri, gelenekler, hepsi cemiyetin süreklilik şuurudur.” (s. 15)
..

Devamını Oku
Ahmet Sargın

YAŞA SEVDİĞİM

Uğruna canını eyledin feda
Asla demedin ki bir kez elveda
Seni benim için gönderdi Hüda
Yolun uğramasın kışa sevdiğim
Dünyalar durdukça yaşa sevdiğim.
..

Devamını Oku
Ali Rıza Atasoy

Su Gibi_Sizi tanıyoruz ama yinede bizlere kısaca yaşam hikayenizi anlatır mısınız?

Ali Rıza Atasoy_ Tabi memnuniyetle; 1958 yılında Ankara'nın Çamlıdere İlçesinde doğdum. İlkokulu Çamlıdere'de, ortaokul ve lise öğrenimimi Ankara'da tamamladıktan sonra, 1985 yılında Erzurum Atatürk Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümünden mezun oldum. Üniversite öğrenimimden sonra Milli Eğitim Bakanlığı merkez teşkilatında çeşitli idari görevlerde çalıştım. Ankara'nın Mamak ve Altındağ İlçelerinde öğretmenlik yaptım ve okul yöneticiliği görevlerinde bulundum. Van'ın Muradiye İlçesinde ve Konya'nın Kulu İlçesinde İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü olarak görev yaptım. 21 Temmuz 2004 tarihinde Taşova İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne atandım ve halen bu görevimi sürdürmekteyim.

Su Gibi_Şiir yolculuğunuz nasıl başladı?

Ali Rıza Atasoy_ İlkokul öğrenciliğimden bu yana sürekli kitap okuma alışkanlığı olan birisiyim.Bilhassa şiire karşı ilgim ortaokul öğrenciliği yıllarımda başladı ve lise öğrenciliğim yıllarında da tabi öncelikle bir okuyucu olarak şiirle yakından ilgilendim. 1980-1984 yıllarında üniversite öğrencisi olarak bulunduğum Erzurum’da ilk kez şiir yazmaya başladım. O yıllarda yazdığım bazı şiirlerim, Ahmet Kabaklı hocanın yönettiği Türk Edebiyatı Dergisi başta olmak üzere bazı ulusal ve yerel yayın organlarında yayımlandı.Üniversiteyi bitirdikten sonraki yıllarda yaklaşık yirmi yıl süreyle yine iyi bir şiir okuyucusu olma özelliğimi devam ettirmekle birlikte, bu gecen yirmi yıllık süre içinde yazdığım şiirlerin sayısı bir elin parmakları sayısını geçmez, ta ki Amasya’nın Taşova İlçesine kamu görevlisi olarak atanıp göreve başlayıncaya kadar. Başka bir ifadeyle Taşova’da göreve başladıktan bir müddet sonra uzun yılların ardından ilk kez Yeşilırmak Türküsü ve arkasından da Boraboy Şiiri, Yalıboyu Evleri, Solingen Şehitleri, Şahin Yaylası gibi bu yöreyle ilgili şiirlerim başta olmak üzere birçok şiir yazdım. Son yıllarda yazdığım bu şiirleri, üniversite öğrenciliği dönemimde yazdığım şiirlerimle birlikte antoloji.com adlı sanat sitesinde yayımladım. Hatta bu sanat portalı bünyesinde Yeşilırmak Şiir Vadisi Grubu adında bir grup kurdum.Yani yaklaşık çeyrek asrı aşkın bir süredir şiirle yakından ilgilendiğimi söyleyebilirim. İşte edebiyatla ve şiirle ilgili maceramız yukarıda kısaca sözünü ettiğim şekilde başlamış oldu ve halen bu şekilde devam etmektedir
..

Devamını Oku
Hüseyin Avdic

'Şair Değilsin Sen' Diyorlar...
Ben De Cevap Veriyorum:

Şiir yazmıyorum ki ben, hakikat yazıyorum hakikat!
Hakikatları da şiirle süslüyor, yapıyorum sanat!

Berlin, 9 Ekim 2008.
..

Devamını Oku
Hüseyin Avdic

Kim Haram Edebilir Ki!

İyi, faydalı şeyler helâldir, ölçülü olmak kaydıyla;
zararlı şeyler de haramdır; dinde, Kur'anda.
şiiri, müziği, sanat ve edebiyatı kim haram edebilir ki,
sayısız fayda çünkü onlarda!

..

Devamını Oku
Alican Ay

hoyrat geçiyor bu zamanda hayat
hemde bir hayli hoyrat
kar etmiyor artık yüreğime
ne şiir nede sanat
kor gönlümde kör meşakkat
..

Devamını Oku
Ahmet Emer

Bu gün ATAMIZ' IN ÖLÜM SAATİNDE AYAĞA KALKMAYIP, SAYGISIZLIK GÖSTERENLER; PADİŞAHLARINA/ŞEYHLERİNE/ŞIHLARINA/MÜDÜRLERİNE/AMİRLERİNE/PATRONLARINA YALAKALIK İÇİN ATATÜRK' E HAKARETİ, KÜFÜRÜ, SAYGISIZLIĞI İYİ BİR.OK YEMEK GİBİ SAYANLAR; ATATÜRK' ÜN İZLERİNİ YOK ETMEK VE KALLEŞÇE YALANLARLA KÜÇÜLTMEK İSTEYENLER; SİZLERE İNAT ATATÜRK ÖLMEDİ, GÖNÜLLERDE YAŞIYOR, YAŞAYACAK, YAŞATACAĞIZ! SİZ GAFİLLER, HAİNLER, NANKÖRLER, ATATÜRK OLMASAYDI ANANNIZI YUNANLI MI, ARAP MI, İTALYAN MI, FRANSIZ MI NE OLDUĞU BELİRSİZ BİRİLERİ BECERECEKTİ VE SİZ BELKİ DE BİR KAÇ SOYU SOPU BELİRSİZİN BİRDEN PİÇİ OLACAKTINIZ! BELKİ DE VE HATTA, BU TUTUM VE DAVRANIŞLARINIZA BAKARAK EMİNİM Kİ SİZİN PEK HOŞUNUZA GİDECEKTİ BU DURUM! ANCAK ÖYLELERİ BÖYLE DAVRANABİLİRLER! EŞİNİZE VE TÜRBANLI (!) BACINIZA DA SİZLERİN GÖZLERİ ÖNÜNDE/SİZLERE DE AYNI ŞEYLERİ YAPACAKLARDI! SİZLERİ ATATÜRK' ü kötü göstermek için YALANLARLA, HİLELERLE, SAHTEKARLIKLARLA KANDIRANLARI İYİCE BİR ARAŞTIRIN, ONLARIN GEÇMİŞİ DE BÖYLEDİR! ONLAR İÇİN ONUR, GURUR, SOY, SOP, DÜRÜSTLÜK, DOĞRULUK, İNSANLIK DEĞİL, O ANKİ SİZLERİ KANDIRMAKTAKİ ÇIKARI ÖNEMLİDİR BUNU UNUTMAYIN! KADINLAR, BİR KOCANIN BİLMEM KAÇINCI EŞİ, EVİNDEN DIŞARI ÇIKAMAYAN KÖLESİ OLARAK BULUNDUĞUNUZ KONUMU HAYAL BİLE EDEMEYECEKTİNİZ! KIRBAÇ/RECM CEZALARINA ÇARPTIRILARAK, İNSANLIK ONURUNUZ KALMAYACAK, ÖZGÜRLÜK VE BAĞIMSIZLIK NEDİR BİLEMEYECEKTİNİZ! SİZİN KIZ ÇOCUKLARINIZ DA AYNI AKİBETE UĞRAYACAKLARDI! SEVDİĞİNİZİ ALAMAYACAK, SEVDİĞİNİZE VARAMAYAKTINIZ! ERKEĞİNİZİN KULU, KÖLESİ OLACAKTINIZ! MAL VARLIĞINIZ OLMAYACAKTI! TANIKLIĞINIZ BİLE GEÇMEYECEK, SİZE İNANAN OLMAYACAKTI! NANKÖR ERKEKLER VE KADINLAR, İLİM/BİLİM, SANAT NEDİR BİLEMEYECEK, İNANÇLARINIZI BU ŞEREFSİZ DİNLE KANDIRANLARIN İSTEDİĞİ GİBİ YAŞAYACAKTINIZ! BU İYİ DURUMUNUZU ATATÜRK’ E BORÇLU OLDUĞUNUZU UNUTMAYINIZ! KADINI İNSAN YERİNE KOYAN/KOYDURAN ATATÜRK VE O’ NUN DEVRİMLERİDİR UNUTMAYIN! ŞUNU BİLİNİZ Kİ ATATÜRK BİR ÖLDÜ BİNLER, MİLYONLAR DOĞDU; O' nu öldüremezsiniz; ATATÜRK SONSUZA DEK YAŞAYACAKTIR.
SAYGI, SEVGİ İLE ANIYORUZ, HUZUR İÇİNDE YAT ATAM! ..
Başımız sağ olsun! ..
..

Devamını Oku
Hanifi Kara

ŞÂİR ve ŞİİR

Şiir nedir, ne değildir? Bu konuda pek çok söz söylenmiş ve yazılar yazılmıştır. Bu sorunun cevâbını vermek oldukça zor bir iştir. Nasıl ki, “Arı bal yapar nasıl yaptığını îzah edemezse.”, şâir de şiiri yazar fakat onu îzah etmekte zorlanır.

Aristo’ya göre şiir: Eşya ve hâdiseleri taklittir. Pol Valeri’ye göre: Girift bir idrâk cihazıdır. Peyâmi Safa’ya göre; Şiir ne îzah, ne tasvir, ne de telkin eder. Yalnız imâ eder. Ona sâdece “imâ sanatı” demekte mümkündür. Büyük Üstat Sultan-ı Şuarâ Merhum Necip Fâzıl KISAKÜREK ise şiiri, Mutlak Hakikât’ı arama işidir diye tarif eder…

Bu konuda üç fikir ileri sürülür.
..

Devamını Oku